aşk

• büyük bir yalandır.
  
  aşk, canınızdan çok sevdiğiniz,beraber olabilmek,ellerini tutabilmek,sarıp sarmalayabilmek için 8 sene beklediğiniz kişinin tek bir mantıklı açıklama yapmadan,yüz yüze konuşma nezaketini bile göstermeden basit bir telefon konuşması ile üstelik evlenmenize aylar kala sizi terketmesi olayıdır.
  
  yapılan açıklama yeterli ilgiyi göstermiyorsundan öteye gitmezken sizin kendisi ile ilgilenemediğiniz dönemde neler yaptığınıza dikkat bile etmez.aylar boyunca tek bir gün bile izin yapmadan çalışmanız sizin eneyiliğinizdir nede olsa,tatile çıkacak zaman yaratamamanız banal bir adam olduğunuzu gösterir.sakın ha bütün bu özverinin ikiniz için yapıldığını söyleme gafletine düşmeyin.bu ihtimal olasılık dışıdır çünkü, anlatsanızda inanmaz hayatta ikna olmaz.olsa olsa siz çok paragözsünüzdür ondandır bütün bu özveri.
  
  siz artık yaptıklarınızla değil yapamadıklarınızla anılırsınız.adamlığınız,onurunuz bile yara alır bu süreçte.kendinizi ifade edecek kelime bulamazsınız.susarsnız sadece,bazen içinde bulunduğunuz duruma ve kendinize gülersiniz.anlaşılamamanın ve "neden böyle oldu?" sorularının içinde kendinizi kaybedersiniz.her işte bir hayır vardır diyen dostlarınıza bile amk. böle işin diyemez içinizden küfür edersiniz.
  
  sonunda ne mi olur? siz unutamadığınızla,hala sevdiğinizle kalırsınız.o sizi bırakır tatile gider,siz ya başına bi şey gelirse ya çok içerse ya biri bişey yapmaya kalkarsa, artık bende yokum ne olacak diye kendi kendinizi yersiniz...en azından gece geç saate kadar dışarda kalma,fazla içme kendine dikkat et demek için telefona eli giden yine siz olursunuz.o cevap vermez.peki siz akıllanır mısınız? tabiki hayır.aklınızdan hala ramazana az kaldı evine döner ailesinin yanında güvende olur die geçirir bu fikirle mutlu olursunuz. salak olursunuz kısacası.
  
  ayrılıkta yazdığınız 3 mail gönderilemeden mail box'unuzda kalır.doğum gününde yanında olmak için aldığınız uçak biletlerini evinize gönderilen yüzüklerle beraber çöpe atarsınız.hazırladığınız sürpriz de sizinle birlikte yerin dibine girer.
  
  siz siz olun aşık olmayın.ben kendimden biliyorum sonu hiç iyi olmuyor.
• hayatımın...en...en günlerini yaşatan şey.
• tanımını yapabilenin henüz tatmadığı duygudur.
• ask sofrayi topladiginda tabaklari banyoya goturmektir.sabah uyandiginda saate bakmadan once onu gorebilme ihtimaline ait bir gune daha sahip oldugunu bilmektir.
  ask uyuyamamaktir.bursada terayagli iskender siparis etmisken istahinin kacmasi uludagda kayak yaparken nerede oldugunu hatirlayamamaktir.
  ask dagdaki cobanin caldigi kaval esliginde koyunlarin otlarini yemesidir.
  ask yolda yururken elektrik diregine carpmaktir.kalbinin yerinden cikacak gibi olmasidir.haykirmak istemedir.daha tirmanip kendini bosluga birakma hissidir.ask catlayana kadar kosma hissidir. ask sayfalar dolusu yazma istegin olmasina ragmen klavyeyi birakip gozleri kapatip onu dusunmektir...
• (bkz: love is)
  
  http://loveiscomix.com/
• nefes almak gibi... varlığında değerini anlayamamak yokluğunda ''fuck of be abi'' diye iç çekmek...
• varlığında buraya güzel güzel entryler döşettiren, terkedilmişliğin ardından bela okutan, yokluğunda çok aranan bir hissiyat.
  
  öyle ki sevdicekle buluşacağınız gün uyutmaz, yemek yedirmez. anlamsız atar kalbin, avuç içlerin terler. yaptığın bütün mantıksız hareketlerin nedeni, niçinidir. manasız bi şekilde bütün kötülükleri güzel gösterir. anlamsız bir sırıtmayla dolaşırsın. gel gör ki 6 kelimeyi bir araya getirip cümle bile kuramaz olursun. çünkü hayat senin için o iki kelimeden ibarettir. seni seviyorum.
  
  yokluğunda siker atar. hele terkedilmişsen. ağlamalar, sigara, alkol, kıskançlık nöbetleri, ağlamalar. "ben asla ayrıldıktan sonra mesaj atmam" diyip gecesine atmalar. bütün arkadaşlarına sevdiğini kötüleyip onların gazıyla konuşmama, aramama kararı almalar. en fazla 3 gün sonra bozulan yeminler.
  
  bi kaç ay geçer unuttum sanırsın. başka insanlar tanırsın, başka hayatların öznesi olursun. başka arkadaşlar edinirsin. ama bir onun ilişkisi olduğunda çektiğin acıyı arkadaşların bilmez. sen bilirsin. reddedersin bunu çünkü aklın başına gelimiştir yavaş yavaş. biraz konuşsan bile ona geri dönmeye hazırsın. çünkü salaksın. çünkü sana bu davranışları yaptıran da aşk. gündüz atom parçalasan da gece; "ben hala seni düşünüyorum..." diye mesaj attıran da. dünyanın en mantıklı adamı bile olsan bunları yaparsın olum.
  
  aklında bu konuda söylenmiş en güzel sözlerle gelir entry yazarsın sonra ki maksat yerini bulsun.
  
  "annesinden dayak yediği halde, yine 'anne' diye ağlayan bir çocuktur aşk..." cemal süreya
• bazı zamanlar farkında olmadan elini bırakmamaktır.
  
  +neden yemiyorsun?
  -elimi tutuyorsun, sol elimle de yiyemiyorum (sormasam söyleyecek değil)
  +diğer elini ver
• yanınızda olmasa bile dünyadaki varlığına şükredecek kadar salaklaşmaktır aşk. öyle inanırcasına..
• kıbleyi kalbe çevirendir.