• ateist bir insanın, dindar çocuk yetiştirmesi elbette beklenemez. çocuğun tepkisi bu nedenle doğaldır. ancak bu olayı, sanki gurur duyulacak bir naneymiş gibi, bir başlık açıp buraya yazmasını bir ateistten bekler miyiz, elbette bekleriz! tam üstlerine göre bir davranış kalıbıdır zaten.

    hatta bu modeller, 9 yaşındaki oğlunun/kızının hatim indirmesini buraya yazan antidotuna da alabildiğine ağır eleştiriler getirmiştir ve getirecektir. yine de gocunmaz tabi bu durumdan. eke eke evrim yiaaa...

    al sana bir daha tanım: kendinden bekleneni, her alanda gösteren insan davranışı.

    beklenen zöge: edit edeceğimden değil de, lan bari bunda sürpriz yapın ahahahah
  • çocuğun fabrika ayarlarıyla oynamazsanız, çocuk doğal olarak ateist olur, ama çocuğun ayarlarını mütemadiyen kurcalarsanız, çocuğu müslüman da yaparsınız, yahudi de yaparsınız hatta biraz zorlarsanız ateşe bile taptırabilirsiniz ve tüm bu zihinsel saldırılara maruz kalmış bir çocuk olarak, müslümanlık tercihini kendi özgür beyninin verdiği bir karar sanıp buralarda ahkam da kesebilirsiniz.
  • musluman cocuk yetistirmeye nazaran daha cok botonik egilimler gosteren yetistirme tarzidir. suyunu, gunesini ver o istedigi yere dal verir. musluman cocuk yetistirmek ise birnevi hayvan terbiyesi egilimi gosterir (sartli refleks). veya barok peyzaj donemi bahcivanligi (dogal gozukmeyen insan eli degdigi heryerden belli olan peyzaj stili).

    felsefe ve sanat sictim, guzel gozuktu gozume...
  • çocuğun beynini dini dogmalarla yıkamadığınız sürece, ekstra emek harcamadan kendiliğinden yetişiyor.

    dün oğlandan yediğim fırça sonunda gayet net olarak fark ettim bu durumu.

    ben: bugün inşallah yağmur yağmaz.
    benim oğlan*: baba, inşallah, maşallah, allah korusun filan deme yaa, çok gıcık oluyorum bu laflara.

    bildiğin şakirtmişim ben amk, derhal bir çift takunya aldım kendime, bir huzur kapladı içimi.
  • şöyle bi soru sordu geçen, madem herkesin bir annesi var ilk insanın annesi kim diye, ya valla iki görüş var biri tanrı diye bir varlığın yarattığı, diğeri de bir şekilde dünyaya ve hayata ayak uydurmak sureti ile geliştiğimiz yönünde hangisini beğenirsen onu kabul et biz de bilmiyoz dedik.

    çocuk ikinci daha mantıklıymış ben onu seçtim dedi sdakldasjlk.

    çok zor değil, yani inanmazsan mangalda kömür olursun, sonsuza kadar işkence görür kaktüs yersin filan demeyince su yolunu buluyor.
  • çok büyük olasıkla bir bilim adamı yetiştirmektir.

    siz çocuğun sorduğu 'baba neden şimşek çakıyor' sorusuna tanrılar kızmış o yüzden bizi cezalandırıyorlar diye cecap verirseniz, o çocuk o doğa olayını sorgulamayı bırakır ve bir daha da asla kurcalamaz. ancak oturup adam gibi onun anlayacağı seviyede bir bilimsellikle ve neden sonuç ilişkisiyle anlatırasanız hem onun hayal gücünü ve yaratıcılığını geliştirirsiniz hem de dogmatik kavramlardan uzak nurtopu gibi bir çocuğunuz olur.
  • devletin dindar bir nesil yetiştirme misyonundan ötürü ekstra emek gerektirir.
  • türkiye de dahil her yerde mümkündür. çocuğa gerçek/bilimsel bilgileri verdiğinizde kendiliğinden inançsız biri olur zaten.

    evde dini inanç yoksa, inançlarla ilgili ritüeller uygulanmıyorsa, dinle ilgili olumlu veya olumsuz herhangi bir konuşma yapılmıyorsa ve bütün bunlardan daha önemli olarak çocuğun sorduğu sorular yaşıyla uyumlu bilimsel bilgiyle yanıtlanıyorsa o çocuk inanç taşımaz.

    eşim de ben de inançsızız. birbirimizin ateist olduğunu evlendikten bir iki yıl sonra öğrendik. dindar insanlar olmadığımız zaten çok açıktı ama birbirimizin hepten inançsız olduğunu da bilmiyorduk. çünkü hiç konuşmamıştık. neden konuşalım? hayatımızda, oturup da dedikodusunu yapacak, dalga geçip eğlenecek veya kızıp eleştirecek kadar değerli bir konu değilmiş demek ki.

    çocuk evde din görmeyince varlığından haberdar olmuyor. basit sorularını doğal gerçeklerle açıklayınca bakış açısı doğru gelişiyor. her şeyin mantıklı, elle tutulur bir açıklaması olduğunu güdüsel olarak biliyor ve aldığı yanıtlar onu tatmin etmediğinde tepki gösteriyor. parkta oyun oynarken bile onu bilgiyle donatmak mümkün. çocuklar en iyi oyun oynayarak öğrenir. bahçede gördüğü bir böceğin, çiçeğin veya başka herhangi bir canlının nasıl bu hale geldiğini çok eğlenceli biçimde anlatabiliriz.

    doğayla, yani maddeyle iç içe büyüyen çocuk hem çok sağlıklı gelişir hem de hurafelerle yorulmaz. sorunlarını çözer, gerçekçidir, mutlu ve hem kendisiyle hem de çevresiyle barışıktır. parkta oynarken salıncaktan düştüğünde "nazar oldu bana" diyerek başka insanları default olarak "kötü niyetli ve kıskanç" olarak görmek ve suçlamak yerine kaza der, dikkatsizlik der, şanssızlık der ve geçer. ona bu doğru bakış açısını aile öğretir.

    çocuk hata, yanlış ya da kötü bir şey yaptığında bunun günah olduğunu ve cehenneme gitme ihtimali bulunduğunu söylemek yerine, neden yanlış veya kötü olduğunu açıklar aile. çünkü bu eveyn, korkuyla sağlanan disiplinin, korkuya neden olan faktör ortadan kalktığında kendiliğinden yok olacağını bilir. aslolan iç disiplindir.

    inançsız anne babaların, -çocuklar sordukları vakit- dinlerin ne olduğunu anlatması gerek. çocuk soruyorsa mutlaka bir şeyler söylemek, onu bilgilendirmek gerekecek çünkü. çünkü bu çocuk saksı olmadığı için hep evde durmuyor. büyüyor, arkadaşları oluyor ve dini kavramlarla karşılaşıyor. bazı anne babalar "ben karışmam, ben nasıl kendim araştırıp yalan olduğunu gördüysem o da öyle görsün; hem inanma özgürlüğüne müdahale etmemeliyim, o büyüdüğünde kendisi karar versin" der.

    ben bu yaklaşımı hem yanlış hem tutarsız hem de zararlı buluyorum. çocuğunuzu, bütünüyle yanlış ve zararlı olduğunu bildiğiniz bir şeyin empoze edilmesine izin vermek iyi bir ebeveyn olmadığınızı gösterir. bunu kötü niyetle yapmadığınızı elbette biliyorum ama zaten kim çocuğuna kötülük etmek ister ki?
    anne babanın görevi çocuğuna doğru bilgiyi vermek, kandırmamak ve kandırılmasına izin vermemektir. siz onu doğru bilgiyle donatmaz, kendi bildiğiniz gerçeği aktarmazsanız beynindeki boşlukları çevre mutlaka doldurur. çocuğu buna açık bırakmak hatadır. siz bilimsel düşünen ve gerçekçi bir ebeveyn olup çocuğunuzun alt yapısını sağlam hazırlamış olmanıza güvenip ileride kafasındaki sorulara doğru yanıtları bulabileceği düşünebilirsiniz. haklısınızdır da. bulur. ama bu kadar saçma bir konu için neden zaman ve enerji harcasın? bu angaryayı ona neden yükleyesiniz? neden onun da sizin geçtiğiniz sancılı süreçlerden geçmesi gereksin? o kadar önemli ve değerli bir hayati tecrübe midir din? gereksiz. ayrıca bu yaklaşımın, ülkenin mevcut politik yönü göz önüne alındığında ne denli yanlış ve tehlikeli olduğu görülüyordur sanırım. din eğitimi kreşlere kadar düştü. siz çocuğunuza doğru bilgiyi vermezseniz okulda hurafelerle dolduracak ve korku temelli eğitecekler.

    dilerim bütün insanlık çocukları yalan, yanlış, korku dolu ve hiçbir gerçek temeli bulunmayan düşüncelerden uzak büyütür... çocukların dini olmaz. çocuklara din empoze etmek aslında net bir insanlık suçudur, inançlıların kendilerine ve inandıkları dine hiç güvenmediklerinin açık delilidir. bırakın seçecekse ileride kendi seçsin...

    edit: "bunda yanlış bir şey yok. tıpkı müslüman anne babanın çocuğuna kuran öğretmesi gibi. bunu idrak edemeyen bir takım tıynetsiz insanlar çocuğa din öğretilmesine karşı çıkıyor halbuki kendi yaptığından zerre farkı yok."

    denmiş.

    çocukların dini yoktur. çocuk doğduğu ülkenin dini neyse, ana babası hangi dine mensupsa o dine inandırılır. hiç vakit kaybetmeden kulağına adı fısıldanır kur'an okuyarak. ebeveyn hristiyansa vaftiz eder. (bu vaftiz inancı ta yunan mitolojilerine dayanır (belki daha da eskidir) ki aşil'in topuğu mitini herhalde hepimiz biliriz. hatta islam'daki üfürükçülük, abdest suyunun içilmesi gibi inançlar da buralara dayanır.)

    bunlar tümüyle bir çıkara dayanır. çocuğuna dini bilgi vermeyen, onu sağlam itikatli biri haline getirmeyen ana babaya ceza vardır çünkü. allah o ana babayı cezalandıracaktır. günahtır. önce kendileri sonra da çocukları için öte alemi güvenceye almak ister ve günah işlemekten kaçınarak çocuğa hemen din empoze ederler.

    ateistin çıkarı ne? hiçbir şey.
    ben çocuğuma din belletmedim, dini eğitimden korudum diye kim bana madalya takacak? kim huriler nuriler verecek, kim bana "aferin, bir sevap point daha kazandın" diyecek?

    o yüzden tıynetsiz ve çıkarcı insanların, çocuklarını dini öğretiyle büyütmeyenlere hakaret etmeleri hazin.
    senin allah'tan ödün kopar, çocuğunun beynini dinle yıkarsın. ben allah'a da diğer tanrılara da inanmayan biri olarak çocuğuma hiçbir şey empoze etmem, dürüst davranır gerçeği de söylerim. bu, üstünde durulacak bir davranış değil, yaşamın diğer gerçeklerini öğretmek gibi bir davranış sadece.
  • bir müslüman yetiştirmekten farkı olmayan durumdur. ikisinde de çocuğa kendi doğrularınızı öğretiyorsunuz seçme şansı vermiyorsunuz. hiçbir ebeveyn kendi çocuğunun doğruyu tek başına bulabileceğine inanmaz bu yüzden yönlendirir. ateist ise ateizme yönlendirir, dindarsa kendin dinine yönlendirir.

    bunda yanlış bir şey yok. tıpkı müslüman anne babanın çocuğuna kuran öğretmesi gibi. bunu idrak edemeyen bir takım tıynetsiz insanlar çocuğa din öğretilmesine karşı çıkıyor halbuki kendi yaptığından zerre farkı yok.
hesabın var mı? giriş yap