• ya yok esmaya ağlamıyordur o.

    israil, mısır ve amerika ayar üstüne ayar verince hırs yapmıştır.
  • ağlamasına diyeceğim yoktur da ağlamasını reklam aracına dönüştürmesi cidden yakışık almamaktadır.

    insanın arkasından ağlamakta hiç sorun yoktur da, ölen her insana eşit ağlamaması göze batmaktadır.

    genç bir kızın arkasından ağlamak yerindedir ama başörtülü bacıları ile metroda kucakta geçen kızlar kavramını vatandaşa öğretmiş biri olarak samimiyet sunamamaktadır.

    arap dünyasındaki isyancılar için göz yaşı dökmek hakkındır ama kendi vatandaşın parklarda gazlanır,sokaklarda dayak yer, otellerde sıkıştırılırken, insanlar polisi geri çekin diye yalvarırken kılını kıpırdatmazsan en haklı olduğun anda bile gözyaşlarına inanan çıkmaması normaldir.
  • timsah gözyaşlarıdır.

    kimse kusura bakmasın ben bu insanın vicdanı olduğuna inanmıyorum. bu hareketi bile içten pazarlıklı bir davranıştır demekten öte gidemiyorum. bir insanın ölümü bu kadar etkileyebiliyorsa kendisini onun yüzünden ölenler için de ağlamalıydı. gezi'de ölenler de, uludure'de ölenler de, reyhanlı'da ölenler de ağlatmalıydı onu kaçırmamalıydı.

    metin lokumcu ölümü için söyledikleri vicdan sahibi insanın sözleri değildir. aynı insan bu kızın ölümünde de ağlayamaz. vardır bir çıkarı, mağdur edebiyatı.
  • kendi şehit mehmetçiğine kelle diyen başbakandır öte yandan.
  • gazetecilikte bir söz vardır ya köpek adamı ısırırsa haber değildir, adam köpeği ısırırsa haberdir diye. bu da öyle haber niteliği taşımayan bir bilgi.

    habere bak:

    başbakan recep tayyip erdoğan'ın mısır'da darbeye karşı yapılan demokrasi eylemlerine yönelik saldırılarda hayatını kaybeden müslüman kardeşler liderlerinden muhammed el biltaci'nin 17 yaşındaki kızı esma'nın ölüm haberini okurken ağladığı ortaya çıktı.

    başbakan'ın ağladığı ortaya çıkmış. nasıl ortaya çıkmış?

    başbakan erdoğan'ın kızı esra albayrak, star gazetesinden sibel eraslan'a "babamı ağlarken gördüm bu sabah" demiş.

    eraslan, albayrak'ın sözlerini köşesine şöyle taşımış:

    "sağ elini yukarı kaldırdı... ve "4" işareti yaptı kalabalıklara. yani "rabia" dedi...

    sanki peygamberi tasvir ediyor eraslan, sağ elini yukarı kaldırmış da rabia demiş, 4 işareti yapmış kalabalıklara. ne anlamı var buna yüklenen bunca anlamın?

    "başbakan erdoğan'ı, tüm diğer dünya liderlerinden, muktedirlerden ayıran, farklı kılan işte bu küçücük hareketidir. dünyaya çekilmiş ikinci "one minute"... insanlığa bir dakika çağrısı..."

    başbakan erdoğan'ı tüm diğer dünya liderlerinden ayıran, muktedirlerden ayıran farklı kılan işte bu küçücük harekiymiş. küçücük mmmcuk harekit. bir kere eliyle (ingilizce bilmediği için) one minute demişti. şimdi 4 yapıyor. bu şekliyle bütün iktidar sahiplerinden ayrılıyor. yoksa aldığı gemilerle, özel uçaklarla, nepotizmiyle, yandaş ihaleleriyle filan ayrılmıyor. sadece 4 işareti yapıyor, tüm dünya liderlerinden ayrılıyor, insanlığa bir dakika çağrısında bulunuyor. insanlık dediği şey ne, morsi yanlıları yani müslüman kardeşler. başka bir yerde insanlığa çağrıda bulunuyor mu? amerika'ya ırak meselesinde one minute diyor mu? hayır. türkiye'de 5 genç vurulup öldürüldü, eliyle 5 işareti yapıyor mu? hayır. onları yaparsa sıradan lider olur.

    başka neler yumurtlamış değerli sabah yazarı kardeşimiz. sabah yazarı bu arada albayrakların gazetesi yani başbakan'ın damadının gazetesi. başbakan'ın damadının gazetesi, başbakan'ın damadının eşinin yani başbakanın kızının babasının ağlaması haberini manşetlere taşıyor.

    "paylaşmadığınız fikirleri olabilir, hatta muhalifi de olabilirsiniz, kahir ekseriyetle desteklenen iktidarın lideri olduğu halde bu mağduriyet söylemini nereden bulup çıkartıyor diye kızabilirsiniz bile... ama işte o böyledir. koşup geldiği caddeleri bir türlü bırakmaz. hemen her konuşmasında dünyanın gelip geçiciliğine vurgu yapan, hepimizin faniliğinden, bir gün ecel çatıp geldiğinde öleceğimizden söz açan başka kaç devlet reisi biliyorsunuz? "babamı ağlarken gördüm bu sabah" dedi esra albayrak. rabia caddesi'nde göğsünden vurularak şehit edilen 17'sindeki esma'nın haberini okurken..."

    ne kadar insani bir davranış, ne kadar babacan bir lider, ne kadar duygusal değil mi? tabanı böyle görüyor veya tabana verilmek istenen imaj bu. fakat sağduyulu milletimiz yorumlarda ne yazmış,

    "bu ülkenin gençlerine ağlayan yok"

    "millet yüzlerce aslanını şehit verdi, reyhanlı'da 52 vatandaş katledildi bir gün birisi çıkıp babamı ağlarken gördüm demedi"

    " biz de ali ismail korkmaz, ethem sarısülük, mehmet ayvalıtaş, abdullah cömert ve gözlerini kaybeden. hayatının geri kalan kısmını engelli vatandaş olarak geçirecek ve hala komada olan çocuklar için ağladık...."

    "sayın başbakan acaba şehitlerimize hiç ağladı mı?"

    "basindan gaz fisegiyle vurulan 14 yasindaki cocuk icin uzuntu belirtisi gostermeyen biri aglamis.??

    "esra, mehmetçiklerimiz şehit edildiğinde, reyhanlı'da yurttaşlarımız katledildiğinde de babanı ağlarken gördün mü? mısır'ın mı (müslüman kardeşlerin) türkiye'nin mi başbakanı baban?

    "sayın başbakan mısırdaki insanlar içinde ağlasın ama önce bizde şehit olanlar için ağlamayı öğrensin. libyaya ağladı, ıraka ağladı, suriyeye ağladı, lübnana ağladı, mısıra ağladı, bir tek öz vatanımda antep'te, hatay ve dağda ölen mehmedime ağlamadı nedense."

    "benim babam da reyhanlı'da 53 vatandaşımız öldüğünde, a.karahisar'da 25 askerimiz yandığında ağlamıştı.. bilirim, zor durumdur!..

    " bu gözyaşlarını keşke kendi ülkende katledilen fidanlar için de dökebilseydin. en azından ailelerine baş sağlığı diyebilirsin. ben de babamı uğur mumcu katledildiği zaman ağlarken görmüştüm. saygılar.

    "bir kez allah için kendi şehidlerimize ağlayın.....onlar bu ülkenin evlatlarıydı hain kurşunlarla teröre kurban edildi..onların tek suçu vatani görev için orada olmalarıydı.....filistinliye somaliliye suriyeliye mısırlıya arakanlıya döktüğüniz gözyaşını hiç hak etmedilermi kendi evlatlarımız.."

    "kaldırımda oturma eylemi yapanlara gaz sıkıldı, saçlarından sürüklendi, bir milletvekilinin vücudunda yanıklar oluştu. mısır'da olanlara, ölen insanlara insan olan herkes üzülüyor, ama bu ülkenin başbakanının onlara ağlayıp kendi halkına zulmetmesini anlamak mümkün değil! hangi ülkenin başbakanısın?"

    "ethem sarısülük, ali ismail korkmaz, abdullah cömert, medeni yıldım, mehmet ayvalıtaş ve polis mustafa sarı için de gözyaşı dökmüş mü babanız bi sorar mısın?"

    bütün bunları milletin yorumlarını bir kenara bıraktım. bu zavallının ölüm videosunu izledim. daha önce bu ihvan'ın müslüman kardeşlerin her ne haltlarsa başka başka videolarını da izledim, ateşin açıldığı yer esma'nın öldürülme anı filan bana müslüman kardeşler tarafından bizzat tezgahlanmış olabilir gibi geldi. belki içlerinden birisi ateş açıp öldürdü, toplumu galeyana getirmek için. insanlık adına bunları konuşmak belki yanlış ama sizin yaptığınız da tam olarak bu değil mi?

    ağlamanın ve üzüntünün bile ideolojik olanı mide bulandırıyor.
  • ikiyüzlülüktür.
  • insani bir tepkidir.

    darısı gezi olaylarında ölen, madımakta yakılan insanlar için diyorum.
  • eğer doğruysa, başbakan adına hala umudun kaldığını gösterir. ama metin lokumcu'nun ölümü üzerine yaptığı konuşmaları, hiçbir vicdan örneği göstermemesi, insanı inanmamaya itiyor. kim olursa olsun bir insanın ölümünü meşru gören, gösteren bir insanın gözyaşları.

    http://www.youtube.com/watch?v=ifk9jwbcnnw
    (bkz: ama öldü efendim)
  • kendi halkı söz konusuysa:

    çocuğun orada ne işi var!

    valisi: kızın cebinden molotof çıktı, örgüt bağlantısı var zaten

    polisimiz destan yazmıştır

    mısır halkı söz konuysa:

    ühühühühühühühühü, ağladığımı anlat da yazsınlar be kızım!
hesabın var mı? giriş yap