hesabın var mı? giriş yap

  • jfk, gandi, franz ferdinand, sezar, lincoln hatta john lennon gibi efsaneleri düşündükçe aklıma gelen sorunsal. bizde böyle büyük suikastler hiç olmuyor nedense:/

  • universiteyi kazandigimiz ilk sene okuduguz sehirde* hemen ev aramaya baslamistik haril haril o sokak bu sokak ev ararken bi emlakci abiyle karsilastik adamin halinden belliydi dolandirici oldugu (zaten daha sonra emniyet ve bir cok mafia tarafindan aranir bir abi olmustur kendisi).

    -gencler elimde bi ev var bi oda bi salon!merkezde 80 milyon kirasi var*
    -aa abi super hemen bakalim!
    -ama anahtar bende deil tarif ediim siz gidin disardan gorun isterseniz?
    -olur olur tarif et sen!
    (ev bulunur bir hanın en ust katı merdivenlerden kapatilarak ev yapilmistir)

    -olm manyak yerde la bu ev!
    -abi ben bu terasi gordum yaa yeter bana! terasa bak offf, ordek fln besleriz olm keser yeriz ahahah
    -ulan du olm bu evin ici nasil acaba yaa nasil yok anahtar adamda anlamadim!*
    -olm tutalim bu evi biz, cok pis ortam yapariz, karilar fln terasta allaaaa!
    -abi tutalim
    -ulan tutalim yaa

    (emlakciya geri gidilir )
    -arkadaslar bi ufak depozitosu var ama o evin!
    -ne kadar abi?
    -250 milyon
    -ıghhh oha be abi fazla deil mi?
    -isinize gelirse!
    -tamam abi sen bakma arkadasa, tutuoruz evi.

    (anahtar falanca kisiden gidilir alinir ve eve girilir. ev toplasan 50 metre kare biseydir ama yeterli gorunur gozumuze)
    (guzel bir is cikarmanin keyfiyle terasta iki arkadas konusuyoruz)
    -abi terasaa bak beee!ulan ordek alalim ciddi soluom bak!ahaha
    -olm odalar fln da guzel yaa ii etmisiz evi tutmakla! yaz gelsin abi suraya bi cekyat bi mangal aliriz gece han bizim olum okuz soksak kimse duymaz. allaaaa!! ahahah*

    (o sirada 3. ark gelir telasli ve korkmus bi sekilde)
    -lan abi ben evde tuvalet ve banyo yu bulamiorum yaa? bi baksaniza siz!
    -ahahahaha hadi leeenn!
    -yok abi cidden bulamadim baska bi oda mi var lan goremioz?
    -du abi nasil olur?
    -abi kapi fln olmasin odalarda gecilen fln iice bakin!!!*
    -...
    -...
    -...

    (evet evde banyo ve tuvalet yoktur ne yazik ki)
    -alo emlakci abi bu evin banyosu tuvaleti yok! sen bizi kazikladin
    -ee ben size var demedim ki bi oda bi salon ev dedim. alla alla
    -abi biz cikaz bu evden
    -tamam cikin siz bilirsiniz depozito yanar ama soliim!
    -abi a..na goim senin!
    -lan kufretme!!! cikmasaydiniz lan sizde alla alla. yiyosa al parayi!
    -peki abi*.
    (o evde bi ay kalinir o sirada butun cami tuvaletcileri ve hamanciyla ahbab olunur. )

  • yaşlandıkça cimri olanmış.

    "şimdi ucuz kıyafetler giyiyorum, zara, h&m, forever 21, bershka...
    bazen massimo dutti bile pahalı geliyor.
    “altı üstü askılı bir elbise için o para değmez!” diyorum.
    parayı, iyi çantaya ve iyi ayakkabıya harcamayı tercih ediyorum.
    geçenlerde istanbul’da network bile pahalı geldi, anlayın halimi!
    e yaşlanıyorum ya, biraz da cimri oluyorum."

    massimo dutti ve hatta network bile pahalı gelmiş düşünün, gözlerim doldu şu an.

  • müsait bir yerde atlayabilir miyim?

    bunu diyen de bir teyze.
    teyze inerken şoför dönüp yanında oturana "paraşütü açıldı mı?" diye sordu.

  • - sayma fasulyeleri gerçek fasulyeydi.
    - fişlerle okumayı söktüler.
    - sert plastikten beslenme çantaları vardı renk renk. bir dilim ekmek, bir dilim peynir ve 5-6 zeytin fiks menü. en zengin beslenmede sarma olurdu, öğretmene bile ikram edilirdi. bir de beslenme çantalarına kumaş peçete konurdu. selpak mı vardı?
    - 1 lira harçlık alırlardı çok şanslılarsa babalarından.
    - bakkaldan un kurabiyesi alırlardı tenefüslerde.
    - basmalı kalemleri yoktu. kurşun kalem ve sivretgeç kullandılar hep.
    - arı maya'lı silgiler çıktığında ilkokulu bitirmişlerdi.
    - 23 nisan'larda ront oynamak için bir örnek ront elbiseleri diktirirlerdi. bayram gerçekten bayramdı.
    - kedi merdiveni yapmayı iyi bilirlerdi.
    - pazartesileri mendil ve tırnak kontrolü yanında bit kontrolü de olurdu.
    - ünite dergileri ilkokulu bitirmeye yakın çıktı, renkli renkli ne güzellerdi.
    - tebeşirler kare idi, yuvarlak tebeşir bile yoktu.
    - müzik dersinde flüt ve melodika çalmayı, çok iyi mandolin çalan öğretmenlerinden öğrenmişlerdi.
    - beslenmeye muz koymak ayıptı, muz herkesce ulaşılabilir bir meyve değildi çünkü.
    - karnelerini hala saklarlar.

    - şimdi korkarım ki "orta yaşta" diye anılıyorlar.

  • az önce canlı yayında selçuk tepeli'ye "yönetimi cahil ayak takımına verirseniz, başımıza bunlar gelir" dedi. gerçekleri konuşan bildiklerini konuşmaktan çekinmeyen koca yürekli bilim adamı.