hesabın var mı? giriş yap

  • yaklaşık 12-18 cm uzunluğundaki ağır ve köşeli demir çiviyi yumuşak ağaca eti delip geçecek şekilde vura vura çakmadan önce, isyancının bileğinin ön yüzeyindeki çökük noktanın yeri yoklanır. ardından diğer tarafa geçip işlemi tekrarlar ve bunu yaparken kolları çok fazla çekmeyip bir miktar esneklik ve hareket imkanı bırakmaya dikkat edilir.sonra çarmıh hafifçe kaldırılır. isyancının sol ayağı sağ ayağının altında kalacak şekilde arkaya itilir ve her iki bacak açık ve ayak parmakları aşağı bakar şekilde üst üste duran iki ayak, taraklarının yüksek noktalarından geçen bir çivi ile dikey kalasa çakılırken dizlerde esneme payı bırakılır.sonra da çarmıh tam dik konuma getirilerek zemine sabitleniyordu.

    isyancı ağır ağır öne doğru eğilirken, ağırlığının büyük bölümü bileklerde çakılı olan çivilere yükleniyor ve bu da parmaklarla kola doğru yayılan bir çarmıh azabına yol açıyordu.bu işkenceden kurtulabilmek için kendini yukarı çektikçe, isyancının tüm ağırlığı ayaklarına çakılı olan çiviye biniyordu. etini ve kemiklerini parçalayan çivinin yakıcı azabını tekrar hissediyordu. kollar yoruldukça adelede giderek yayılan kasılmalar kas düğümlenmelerine yol açıyordu.bu kasılmalar, bedeni yukarı çekip soluklanma kabiliyetiniortadan kaldırıyordu. akciğerlere hava girebiliyordu ama bu hava solunamıyordu. isyancı bir an soluk alabilmek amacıyla kendini yukarı çekebilmek için savaş veriyordu.kan dolaşımındaki karbondioksit miktarı arttıkça kasılmalar kısmen hafifliyordu.sonrasında , düzensiz kasılma hareketleriyle ,isyancı soluk almak ve oksijeni içeri çekmek üzere kendini yukarı çekebiliyordu.yaşayacakları , saatlerce süren ıstırap, kasılma döngüleri ve sürekli yinelenen boğulma hissiydi.

    ardından başka bir işkence başlıyacaktı: kalp zarında ağır ağır biriken sıvının kalbe baskı yapmaya başlamasıyla göğüste hissedilen ezici ağrı. vücut sıvılarının kaybı kritik bir seviyeye ulaştığında kalp gevşek bir halde kan pompalamak için mücadele edecek,akciğerler işlevini yerine getirebilmek için müthiş bir çaba sarf edecek ve en sonunda da, isyancı ölümün ferahlatıcı serinliğini hisseder.

  • bu sabah minibüste en arkada oturan iki arkadaştan duyduğum diyalogtur.

    -yağmur yağıyor
    +yağsın banane amk.

    2 dakika sonra..

    -işe geç kaldık
    +kalalım sanki çok önemli insanlarız amk.

  • akit yazarı ali karahasanoğlu, adeta okuyanın aklıyla dalga geçerek bugünkü yazısında "benzin, motorlu taşıtlar vergisi, köprü, otoyol, emlak vergisi, pasaport harcına yapılan zamların, dar gelirli vatandaşın değil, bir avuç zenginin sorunu olduğunu" yazdı.

    mtv ve araç muayenesi zamları için;
    "yine araba sevdası.
    yine fakir fukaranın hayatı ile ilgisiz bir konu..
    asgari ücret ile geçinen insanların arabaları yok ki, bu gelen zamla ilgili de direkt bir dertleri olsun.."

    devamında pasaport bedeline gelen zam için;
    "affedersiniz beyler. hangi dar gelirli vatandaş, ne için yurtdışına çıkıyor ki, pasaport bedeline gelen zam sebebi ile hayatı etkilensin?"

    sigara ve içki zamları için;
    ürün mü diyelim, yoksa zehir mi?
    “sigara ve içkiye % 47 zam gelmiş!
    bence az gelmiş..
    hatta zammı da boşverin, hepten yasaklayın bile derim.
    vatandaşın sorunu, ekmek, süt, yumurta, et, ısınma derim..
    ama bunların hiçbir zaman dertleri, “vatandaş”ın derdi olmadı ki..
    onlar hep, bir avuç zenginin derdini, vatandaşın derdi gibi gösterdiler, göstermeye devam ediyorlar."

    okurken kendinizi aptal yerine koyulmayı iliklerinize kadar hissedebileceğiniz rahatsız edici bir yazı olmuş.
    aynı zamanda birisi buna neden ülkenin çoğunluğunu dar gelirli kesimin oluşturduğunu ve bu insanların neden yıllardır canla başla çalışıp en alt segmentte olan bir arabayı bile alamadığını, bırakın yurtdışını, bu insanların neden kendi ülkesinde bile doğru dürüst bir tatile çıkamadığını, neden temel ihtiyaçlarını karşılamakta dahi zorluk çektiğini sorabilir mi?

    insanların çaresizliği kanıksamasını sağlamak yerine bu ülkede bu yoksulluğun neden bu denli varolduğunu sorgulamak gibi onurlu çabalar içerisine girseniz keşke.

  • - bayern deplasmanı
    - 75 dakika 10 kişi
    - 5 golle yakayı kurtarmak
    - milyonlarca yürek
    - tek bir soru

    "siz o maçta 8 tane yemeyi nasıl becerdiniz, allah aşkına!?"

  • saat 23.29 editi: arkadaşlar çok şükür kız babasına kavuştu sağ salim bulundu. herkesin çabasına ve emeğine binlerce kez tesekkurler. var olun.

    saat 17.33 editi: babası şöyle demiş: arkadaşlar son olarak istanbul kirazlı metrosda görülmüş sonrasında soğanlık ta. atm den para çekilmiş atım adım takip ediyorum ama bulamadım ben şuan maltepe tarafından karşıya geçecem aramaya kirali soğanlık bölgesinde olanlar dikkatli olsunlar lütfen

    saat 14.00 editi: hala bulamadık, kayıp durumda :(

    saat 01.35 editi: üstündeki kıyafetler: siyah tişört siyah pantolon ve siyah kapşonlu giymiş kapsonun iç kısmı gri, siyah kol kısımlarında beyaz yazılar var kolej hırkası gibi düşünün.görsel
    sosyal medya paylasmak icin görsel de yapılmış https://www.hizliresim.com/qtkzskb

    saat 00.38 editi: arkadaslar hala haber yok ne yazık ki. inşallah bulucaz el birliğiyle
    twitterda da daha çok yayabiliriz https://twitter.com/…tatus/1679234843190624256?s=46

    konuyu up yaparsanız çok sevinirim. aciliyeti vardır.
    acil olduğu için açıyorum. yasaksa modlardan izin rica ediyorum.

    dün saat 17 gibi arkadaşlarıyla buluşmak için evden çıkmış henüz cevap alınamadı kendisinden.

    istanbul maltepe civarlarındaydı en son. gören veya çevrede olan varsa yardımcı olursa çok seviniriz.

    ayşenur kınar - 12 yaşında
    iletişim : +90 532 377 90 39
    görsel

    görsel açılmazla linkle görsel de ekledim.
    https://www.hizliresim.com/lcb8lhp
    https://www.hizliresim.com/gu79pqj

    yeni görsel
    https://www.hizliresim.com/lcb8lhp

  • baba aklı sıra işletecektir... yabancı bir numaradan durmadan çağrı bırakır;
    -kimsin güzelim? derdin varsa ara.
    -beni tanımadın mı? ben ananın kocası.
    -ulan senin... '!^'^+'^++%^&%%&
    -baban ulan baban eşşolueşşek...