ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
5 üniversite okuyup ali ağaoğlu'na damat olmak
-
en doğrusunu yapmıştır. ne yapsaydı amk. hakkari'ye gelin mi gitseydi?
neden pahalı olduğu anlaşılamayan şeyler
-
(bkz: pasaport harci)
dolmuşta ineceğim deme şekilleri
-
i$ikta duran şöföre $ööle dedim bugün
-abi ben iniyom
-in bakalım
atatürk'ün sokakta pelerinle gezmesi
-
sana ne yarram isterse mayoyla gezer diye cevaplanabilecek trol tespiti. bakın yüz yıl etkili koymuş atam üretim hala devam ediyor
yarı karayipli kız ve türk annesi
-
"she is always aaallwaaayssss cleaning" demesine bayıldığım bir kıza sahip videodur.
istanbul'da yolda yürürken öldürülen genç
-
ülkede yürüyemiyorsun bile. bu kaçıncı arkadaş? ölmesek de delireceğiz bu tımarhanede.
fransızcadan türkçeye geçmiş kelimeler
-
türkçede fransızca sözcük yoktur. türkçede fransızca kökenli sözcükler vardır. tıpkı ingilizcede de fransızca kökenli sözcükler olması gibi. ballet kelimesi ne kadar ingilizceyse türkçedeki bale kelimesi de o kadar türkçedir.
bir dilin bir kelimeyi alıp kendi dağarcığına katması başkadır, o dilde konuşan insanların yabancı bir kelime alıntılaması (bkz: o kadar strong bir presence'i var ki) başkadır.
nitekim bu konunun yıllardır tartışılageldiği başlık fransızcadan türkçeye geçmiş kelimelerdir.
fakat sözlük, daha doğrusu internet toplumu git gide böyle bir yer oluyor. karnını yarsan cim çıkmayacak adam gelip burada alfabe öğretmeye çalışıyor.
matmazel nasıl yazılır
stajyer nasıl yazılır
tape ne demek
okul kelimesine gelince;
okul kelimesi tam olarak bunlardan biri değildir.
fransızca école kelimesi türkçeye zaten ekol şeklinde girmiştir. listeye girecek bir kelime varsa o zaten ekoldür.
okul kelimesinin serencamı ise (çok özet geçiyorum) dil devrimi yıllarında, doğu vilayetlerinden bir mebusun kendi yöresinde mektep yerine "okula" kelimesinin kullanıldığını iddia etmesiyle başlamıştır. aynı yöreden başka mebuslar "yok öyle bir şey" demişlerse de "okula" kelimesi hemen dağarcığa alınmıştır.
1930'lu yıllardan kalma yayınlarda "siyasal bilgiler okulası", "güzel sanatlar okulası" tabirini görmek mümkündür.
sonraları bu kelime okul diye dört harfe indirilerek fransızca école kelimesine benzetilmiştir.
öte yandan, okula diye bir türeme olmuş olması imkansız mıdır? yani o mebus yalan mı söylüyordu? bence değil.
eski türkçedeki tarmak kökünden günümüzdeki tarla (tarığlağ) kelimesi türediği gibi okumak fiilinden de okula (okuğlağ) (krş. yaylak -> yaylağ -> yayla) türemesi mümkündür.
sadece okul kelimesi hakkında daha sayfalarca yazı yazılabilir ama dediğim gibi bu kadar içi boş, öğrenmeden öğretme meraklısı adamın ve onlar gibi davranan troll'ün olduğu yerde şu yukarıdakilere yazmaya ayırdığım zamana bile acıdım şimdi.
saatlerce kıpırdamadan aynı yerde duran böcek
-
var böyle garip yaratıklar.
akşam yatıyorum tavanda, sabah kalkıyorum gene tavanda. milimetre kıpırdamamış hem de.
lan arkadaş, gezip dolaşsana, bak ben uyumuşum, sağı solu karıştırsana, şu 3 günlük dünyada bir tavanda saatlerce durulur mu lan?
mal.
müstakil ev hayattır
-
mimari ve sosyoloji/psikoloji üzerine yaptığım uzun okumalar sonucu ulaştığım kanaat. üstelik yalnızca sosyolojik ve psikolojik açıdan değil; deprem gibi afetlere karşı da müstakil bahçeli evler diğerlerine göre daha güvenli.