ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
500t
-
yolcuları özellikle elmalı barajı'nı dikkatle incelerler, su seviyesini kontrol ederler.
82 milyon aynı gemideyiz
-
nedense işler hep boka sarınca aynı gemide olduğumuz hatırlanıyor. ejder meyvesi yerken hiç akıllara gelmiyoruz.
sözlük yazarıyım 16 yaşındayım ve ergen değilim
-
ne bok olursan ol benden 20 yaş ufaksın, kalk su getir.
yaran fıkralar
-
matematik dersinde kadın öğretmen öğrencilere sorar:
-bir ağacın dalında 5 tane kuş var. taş attım, iki tanesini vurdum. geriye kaç kuş kalır?
öğrencinin biri parmak kaldırır ve cevaplar:
- hiç kuş kalmaz çünkü diğerleri korkudan uçup gider.
öğretmen gülümser:
- hayır. doğru cevap üç olacaktı ama bakış açını sevdim.
öğrenci duruma çok bozulur ama pek göstermez. ders devam ederken tekrar parmak kaldırır:
- bir soru da ben sorabilir miyim?
öğretmen izin verir.
- sokakta üç kadın dondurma yiyerek yürüyor. biri dondurmasını yalıyor, diğeri ısırıyor, diğeri de emiyor. kadınlardan hangisi evlidir?
öğretmen şaşırır, kızarıp bozarır ama cevap da vermek zorundadır:
- hmm...şey..yalayan?
öğrenci yanıtlar:
-hayır, parmağında alyans olan. ama bakış açınızı sevdim.
edit: debe'ye falan girmiş ama daha önce yazılmış ki bu. uyaranlara teşekkürler. fava atanlara da çaylar benden*
cihangir social
-
tam aksine gidilip, hatta zirve düzenleyip hayvanlar gibi yiyip içtikten sonra, "biz yediklerimizi beğenmedik" denip beş kuruş para vermeden çıkılması gereken mekandır.
en kısa sürede batasıcalar.
geberen rasim'in şişko kızı mısın sen
-
tipik bir akpli çomarın sözüdür.
bunlarda ahlak, şeref, haysiyet diye bir şey yok. bunlar aşağılık yaratıklar.
cemaatin mizah dergisi çıkarması
-
adını paralel kenar koyarlarsa efsane olabilir, yapılmış en iyi mizaha imza atabilir.
19 litrelik damacanayı sebile yerleştiren kız
-
kendi yerleştirse kıllı, damacanayı getiren abiden rica etse yollu, yapmasa pasaklı, kocasını beklese feminist olacak kızdır.
alex de souza
-
fenerbahçe takımı* şampiyonlar ligi maçı için sevilla'ya gidiyor, kameralar da uçakta. kamera sağa dönüyor, deivid almış yanına vederson'u milletle uğraşıp muzurluk yapıyor, arkaya dönüyor selçukla uğur türkü falan söylüyor, yanlarında kezman yine depresyonda pencereden bakıp memleketini düşünüyor, kazım her zamanki gibi izole olmuş psp'de maç çeviriyor. sonra objektif birden alex'e dönüyor, profesör geçmiş bi kenara takmış gözlükleri dostoyevski okuyor. işte bu adam böyle olduğu için alex de souza.
türk televizyonlarındaki unutulamayan anlar
-
televole'nin televole olduğu zamanlar. yani futbolcular ön planda.
mustafa adlı takımını,soyadını, hiçbir şeyini bilmediğim bi futbolcunun yanına gidiyorlar. amaç bir tane genel kültür sorusu sormak. şu diyalog geçiyor...
-merhaba mustafa sana bir genel kültür sorusu sormak istiyoruz.
-sorun abi.
-bize, senin isminin harflerinden oluşan bir ülke söyleyebilir misin?
-(biraz düşünür) valla bulamadım...kaç harfli?
-3 harfli
-hımmm... (biraz daha düşünür) baş harfi ne?
-baş harfi "f".
-hımmm... yok vallahi aklıma gelmiyor...
-neyse ben sana kıyak yapıp 2. harfi de söyleyim "a"
-hımm... faa... hımmm... yok vallahi bulamıyorum..
-neyse mustafa. sorun değil. ülkenin adını söyleyim mi?
-söyle abi.
-fas.
-hadi lan ordan fas diye ülke mi olur?
şehit yasin karaca'nın aile evi
-
ırak'ın kuzeyinde şehit olan 6 askerimizden piyade er yasin karaca'nın tokat'taki evini görüyorsunuz.
görsel
lüks villalarında keyifle oturup son model araba koleksiyonu yapan siyasetçiler vatan millet nutuğu atarken utanır mı? sanmam.
devletin mal varlığını yeyip de şu gariban aileyi bu hale sokanlar umarım kahrolur gider.