hesabın var mı? giriş yap

  • calisma ve sosyal guvenlik bakani omer dincer in 10 dk once sarf ettigi soz. sendikalarin "ücretsiz stajyer çalıştırılmasına olanak sağlayan yasanın kaldırılmasına" ilişkin taleplerinin de yer aldığı protestolarla ilgili ntv nin sorularini yanitlarken sarf etti.

    emek hirsizligini onaylamasiyla tarihe gecmistir.

    allah akil fikir versin.

    allah "uyum yasalari yapiyoruz" dedigi ab mevzuatina bakmayi nasip etsin, almanya'da stajyerlerin aylik en asagi 300-400 euro aldiklarini gosterecek goz versin. paranın kölesi olmuş abd'ye değil, ab'ye özensin, amin.

    edit: -kekik- (#21965331) hollanda'da stajyer 600-900 euro arasinda aliyor.

  • edit: bunlara da bakın (bkz: eşinin evinde şiddet gören teyzenin ses kaydı)
    (bkz: lübnan'ın suriyeli sığınmacıları geri göndermesi/#163447633)

    istanbul'u ziyaret eden bir turistin, adım başı sigara dumanına maruz kaldıktan sonra kurduğu isyan cümlesi:

    görsel

    " bir turist olarak istanbul'daki sigara içme alışkanlığı karşısında şoke oldum. yahu herkes sigara içiyor, inanamıyorum. kapalı veya açık alanlarda, birkaç dakikada bir adamın teki sigara yakıyor. babalar ve anneler bile çocuklarının yanında sigara içiyor. başınızı sağa sola çeviriyorsunuz ve o da ne? yine bu zıkkımı içen bir adamı görüyorsunuz.

    sizin neyiniz var? avustralya'da sigaraya yüksek vergi uygulanıyor ve elektronik sigara ürünlerinin satışı yasa dışı hale geldi. türk sağlık bakanlığı türk halkını korumak için bir şey yapmıyor mu? "

    bir başkası: "türkiye'yi seviyorum ama ne zaman ziyaret etsem, ben ve çocuklarım sigara dumanına maruz kalmadan yemek yiyemiyoruz. bu yüzden sabah erkenden restaurantlara gidip çıkıyorum. bütün avrupa'yı, amerika'yı, rusya'yı, iran'ı, azerbaycan'ı gezdim. istanbul ve ankara kadar halkın rahatlıkla sigara içip, diğer insanlara rahatsızlık verdiği başka bir yer görmedim."

    görsel

    bir başkası: "bu ulkede nefret ettiğim tek şey bu sigara dumanı. ne zaman ülkenizi ziyaret etsem buna maruz kalıyorum" demiş.

    görsel

    bir başkası: " bu koduğumun zehiri yüzünden ne yolda yürüyebiliyoruz, ne restaurantta yemek yiyebiliyoruz. sözde kapalı alanlarda yasak bu zıkkım ama hükümet buna göz yumuyor."

    görsel

    ve bunlar: " bir gün istanbul'da bir restauranta gitmiştik. görevliler gece 1 gibi bizi çıkarıp dükkanı kapatmadan önce ışıkları yaktıklarında, bütün restaurantım dumanla kaplı olduğunu gorunce gözlerime inanamamıştım. hayatımda böyle bir şeye şahit olmamıştım."

    " istanbul'da yaşlı bir teyzenin sigara içtiğini gorunce gözlerime inanamadım. "

    görsel

    daha önce başka turistler de açık alanda sigara içilmesinden şikayet etmişti:

    (bkz: sigara dumanı yüzünden ülkeye gelmeyen turist)

  • istisnasız her haftasonu canım anamla mezarının başında yaptığımız sohbetlerdir. yalnız ben konuşurum anam sadece dinler oğluna cevap vermez.

  • bir süredir bende de olmuş olan ama giderek de kurtulmaya başladığım sıkıntı.
    sonra bunu kendime dert edip çevreme de sorduğumda hemen hemen bütün arkadaşlarımdan da aynı sorundan muzdarip olduklarını duydum.

    hemfikir olduğumuz konu akıllı telefonların insanlarda ciddi ciddi konsantrasyon sorunu yarattıkları.

    bunu fark etmek ve sorunu çözmeyi istemek çok önemli.
    ben kısa bir sürede bu sorunu çözmeye başladım.
    nasıl mı?
    akıllı telefonumda facebook uygulamasını kaldırdım. daha doğrusu facebook'tan çıktım.
    biraz rahatlama oldu zihnimde. bir arkadaşım ise facebook'a her baktığından sonra çıkış yaparak bu sorunu çözmüş. "her seferinde tekrar tekrar şifre girmenin zorluğuna katlanmamak adına günde ancak bir kere giriş yapıyorum,eskiden her dakika facebook'a bakmak için elim telefona giderdi" diyor.
    bir haftadır telefonu yanıbaşımda tutmuyorum. çünkü telefon cidden fiziksel alışkanlığa da yol açıyor,sigara alışkanlığı olan insanlarda elin istemeden ağza gitmesi gibi, el telefona gidiyor çünkü.
    telefonu artık yanımda tutmuyorum. bu da bir ölçüde beni rahatlattı.

    dün babamdan evlerinde bulunan akılsız telefonu aldım. sim kart olayını çözer çözmez onu kullanmaya başlayacağım.
    bu sabah bunun ilk adımı olarak, telefonumdan whatsapp , instagram gibi uygulamaları da kaldırdım.
    telefonu artık sadece konuşma ve sms amacı ile kullanacağım. çünkü gerçekten akıllı telefonlar insanın aklını alıyor.

    eline ne geçti diye soracak olursanız, söyleyeyim, bu hafta yeniden kitap okumaya başladım. aklıma telefon gelmeden ve elim telefona gitmeden çok ciddi iki belgeseli izledim. (bkz: samsara) (bkz: baraka)

    sanırım doğru yoldayım.

    edit: bkz eklemesi

  • onlarca ayakkabısı olduğu için ayakkabı eskimeye fırsat bulamamıştır. misal ben taştan yapılma ayakkabı alsam 1 yıl zor dayanıyor, niye? çünkü tek çift ayakkabım var, her yere onu giyiyorum.

  • şu başlık yüzünden haberi okumadan konudan konuya atlayan ekşicileri gördükten sonra gerçekten umut yok. haberi okuyunca müdürün değil çocukların çocuklara tecavüz ettiğini anlıyoruz. bu haberin içeriği. ama haberin başlığı şu şekilde:
    şakran çocuk cezaevi müdürünün itirafı: çocuklar tecavüze uğruyor
    konu başlığı da sözlükte an itibariyle şu şekilde:
    şakran çocuk cezaevi müdürünün tecavüz itirafı

    --- spoiler ---

    insanların algısı da okumadan şu şekilde:
    kendisine tecevüz edilmesini dilediğim kişinin itirafıdır.
    (bkz: iskele babası)
    24.02.2015 16:49
    ratapa

    cezaevine düşecek tecavüzcü bir cezaevi müdürü olarak kendisine çok fantastik bir hayatın kapılarını açacak itiraftır.
    24.02.2015 16:52
    sarilarin cuce reyiz
    --- spoiler ---

    gerçekten umut yok.

  • panasonic'in bir satıra 8 harf sığan ekranında mesaj yazarken satır bitince kelimeleri kesme işaretiyle bölen annemin "ekranda satır bitse de sen yazmaya devam et, bana geldiği zaman zaten düzenli geliyor" uyarımın akabinde attığı mesaj:

    "bizvardıkiyiyizöpüyorumayten"