belfast

• eğer bir daha bana ''içerde yerimiz kalmadı, dışarıda var'' gibi saçma bir neden gösterilirse, guinness sapını diyen arkadaşa bağışlıyacağım. ulan pub kültüründen yoksun andavallar, önce sattığınız biranın hakkını verin.
• (bkz: belfast cafe pub)
• bu ilçede belediye temizlik hizmetlerinin dağıttığı çöp torbaları tarafımdan üretilmektedir. hepsi %100 doğada çözünür plastikten yapılmıştır. garantisi bizzat benim. öyle bilgilendireyim istedim.
  
  çöp torbaları ile ilgili şikayetler için;
  (bkz: ersoplast) ^*
• benim için frank mccourt'un angela's ashes eseriyle özdeşleşmiş şehirdir.
  
  bir diğeri için (bkz: limerick)
• titanic belfast diye attraksiyon yapmış özellikle okulların tatil olduğu günlerde biletlerin günler oncesinden tükendiği hediyelik eşya dükkanının ise fahis fiyatlarla titanik armalı ürünler sattığı acayip esen ama çok dostane insanları olan sehir. yaşanır ki burda:)
• katolikler ve protestanlar arasındaki çatışmanın hala taze olduğu şehirdir. britanya bayrağının belediye meclisinde sadece belirli günlerde dalgalandırılacak olmayla sınırlandırılması bir kısım kraliyet yanlısı (loyalist) protestanı adeta çıldırtmıştır. birkaç haftadır protestolar, molotof kokteyli saldırıları, araba yakmalar, britanya bayraklarına kuşanma eylemleri vs. devam etmektedir. uzun süredir sakin görünen kuzey irlanda coğrafyasında ancak böyle zamanlarda the troubles'ın ve hatta daha öncesi kolonyel irlanda tarihinin iki grubun kimlik algılarının ne kadar derinlerine işlediğini görmek mümkün.
• kendi mclaren'imiz
• kafelerini ve restoranlarini cok sevdigim sehir. surekli yagis alan bir sehir olmasina ragmen cok sirin insanlari bunyesinde barindiriyor. ayrica yillardir ugrastiklari sorunlarda cabasi. irlanda kulturu bu sehirde kaybedilmis, ingiliz olmuslar sanki. ne kadar guvenli bir sehir bilmiyorum ama gece 12 de ergenler hala disarda dolasmakta.
• hala ayrımın sonuna kadar yaşandığı şehirdir. "falls road" "shankill road" bu iki yer ayrımın merkezi olmuştur adeta. şehire yolunuz düşerse gittiğiniz her yerde duvarlara köşelere dikkat edin geçmişi en iyi onlar yansıtır çünkü. zamanınız olursa kelly's cellars'a uğrayın ve oradakilere size şehrin tarihini anlatmasını isteyin. gecenin sonunda ''luzabril'in anısına'' siz de bir bira için..
• ''günün birinde buz kesen bir kış günü yeniden orada olacağız bu sefer evimizin penceresinde deli gibi yağan karı izleyecek, bembeyaz karın karanlığı örttüğü o zeminde kar topu oynayan çocukları izleyeceğiz. o gün, kalbimiz temiz gönlümüz umut dolacak. bir daha çocuklar ölmeyecek, bir daha karanlık çökmeyecek''