• tasarım itibariyle ikinci bir bring me the horizon vakası gibi görünen, fransız deathcore grubu. destiny's child'ın survivor coverları vardır.
  • 2008 fransa cikisli metalcore grubu. 1 ep'leri bulunmakta. soyle ki;

    the hurt, the divine, the light (ep - 2009)

    line up soyle;

    antoine saline : davul
    victor guillet : vokal, klavye
    baptiste vigier : ggitar
    valentin hauser : bass
    aaron matt : vokal
    lucas d'angelo : gitar

    lan gitaristlerinin soyadi vigier. vigier'in sahibinin oglu olabilir mi acaba? fransiz falan da hem. vay amina koyi!
  • sumerian records ile anlasmislar.

    http://www.youtube.com/watch?v=lfm0mc96pyo
  • 3. albüm çalışmalarına başlamış fransız deathcore grubu. umarım ilk albümleri breathe in life kadar kaliteli olur. zira ikinci albümleri phantom pek de başarılı değildi.
  • fransa çıkışlı core yapan bir grup. vokalde güneşin batmadığı diyardan* gelen matt abi var. ilk yayınladıkları ep'nin ve survivar* cover'ından çabuk silkinip ilk albümlerinde kendilerine gelmişlerdir, adı da breathe in life. sonradan gelen phantom fanları tarafından beğenilmemiştir, şimdi 3. albümü bekliyoruz. arada iniş ve çıkışlar olacaktır.

    ama ilk kurulduğunda çok tatlı bir gruptu, hala da öyleler. fanları dövmelerini grubun feys sayfasına atıyor, grup da '' işte grubumuzun onaylı ilk dövmesi, cipsten çıkma değil, alın teri '' diye paylaşıyor.

    2. paragrafı siktir edersek, gayet dinlenebilir bir grup, core sevemeyen ben bile dinliyorum.
  • yeni single'ları eternal machine yayımlanmıştır. dinlemek için tık.

    grup bir süredir radarımda olmasına rağmen klip şarkılarının ötesine henüz geçemedim. ancak dinlediğim klip şarkılarına baktığımda, hem brutal hem de clean partları oldukça iyi yazılmış vokallerle birlikte, şansını zorlamadan küçük ekstra öğelerle zenginleştirdikleri müzikleri; temelde klasik metalcore'dan fazlası olmamasına rağmen, bunu küçük dokunuşlarla yenilikçi bir çizgiye sürükleyerek, kulağa çok daha iyi gelmesini sağladıklarından dolayı birkaç adım öne çıktığını düşündüğüm bir grup. örneğin lost for words'de senfonik vokalleri o kadar güzel yedirmişler ki, üstüne gelen koşturmalı davullar ve olabildiğince death metal soslu riffler, arkaplanda çok akıllıca kullanılmış klavye efektlerinin de desteğiyle beraber, müthiş bir bütünlük oluşturuyor. bunların hepsini bir araya getirip de iyi beste oluşturmak, marifet isteyen iştir. özellikle bu sertlikte bir müzikte. ancak tekrar ediyorum, hem brutal hem clean vokal partisyonları çok çok iyi yazılmış. metalcore'da clean vokal girdiğinde yüzünüzde oluşan ekşime (evet çoğunuzda var bu, biliyorum) bunlarda asla oluşmuyor. bir atmosferin içine sürükleniyorsunuz ve kendinizi tür kargaşasının bir adım ötesinde buluyorsunuz.

    baştaki konuya gelirsek, yeni single enteresan bir şekilde buram buram korn kokuyor. korn fanları dinler dinlemez anlayacaklar. aşırı klişe breakdown geçişleri olsa da, bu klişeler aslında metalcore'u güzelleştirip bize sevdiren oyunlardı. suyunun suyu çıkartılan bugünlerde, daha klasik şeyleri bu tür zengin müziklerin içinde duymak bana iyi geliyor. sonuçta yıllardır judas priest dinliyoruz ve her seferinde de heyecanlanabiliyoruz, değil mi? *

    albümlerine el atacağım. albüm turlarından sonra bir iki kelam daha yazarım.
  • yeni albümleri rapture ortamlardaki yerini almıştır.
  • let it go coverı süper. hayır ben elsayım bir kere. bağıra bağıra let it goooo dedirten efsane.
hesabın var mı? giriş yap