• biz lise sonken yani öss denen illete hazırlanırken acayip bir yüzüklerin efendisi furyası vardı bizim grupta. tabi salgını bulaştıran bendim. toplanıp dershane ve okulun projektörlü sınıflarında etüt bahanesiyle üçlemeyi izlemekten tutun, millet sınıfta test çözerken silmarillion okumaya kadar pek çok alanda sardırmıştık. ama en güzeli kuşkusuz 8-10 kişiyle internet cafe basıp battle for middle earth oynamaktı. bu uğurda okuldan, dershaneden çeşitli yerlerden firar ederdik. ama bu alanda yine en en güzel hareket bana aitti tabi ki. bir gün fena halde hastayım. hastaneye zor gittim o derece yani. akabinde rapor aldık okula gitmemek, dinlenmek için. ama ertesi gün gelen mesaja dayanamayıp hasta halimle internet cafeye koşmuştum. ama nasıl koşmayayım sözlük?!! mesajda 'aga midılört kapışcaz rakip güçlü sen de gelsene be' yazıyo. arka fonda bridge of khazad-dum ile yataktan kalkıp koştum tabi ki fellowship aşkına. şimdi diyebilirsiniz lan iyi de bundan banane başlıkla ne alaka. ama ben ne zaman bu şarkıyı dinlesem aklıma bu anılar gelir içimi hüzün kaplar sözlük. ciddi ciddi orta dünyada yaşamak gibiydi o günler. tabi sadece hüzün kaplama işlevi görmüyor aynı zamanda huzur veriyor, rohan kırları, shire tarlaları, minas trith surları aklınıza orta dünya ilgili gelebilecek her şeyi aynı anda yaşatıyor bu şarkı bana. karanlığın büyümesine aldırmayan, tek kaygısı yemek yiyip tütün içmek olan bir hobbit gibi kaygısızca yaşarken sınır muhafızlığı yapan bir ranger gibi ağır yük ve sorumluluğun altına girmeyi hatırlatıyor bu şarkı bana sözlük..

    (bkz: gerçek dünya gitsin orta dünya gelsin)
    (bkz: bir gece ansızın 81 düzce 82 harad 83 mordor)
    (bkz: gaza gelmek)
  • duşta dinleyince insanda böyle shire'da şelale altında yıkanıyormuş etkisi yaratır aynı zamanda.
  • the hobbit denen gamsız ırk için bestelenmiş dünyanın en gamsız bestesi. dinleyende de gam, keder bırakmaz.
  • dinlerken insanın içinden kelebek olup uçası gelen müzik.
  • duyulduğunda huzur, neşe ve mutluluk hissettiren müzik. kendimi shire'ın çayırlarında koşuştururken hayal ediyorum, bir süre sonra bir ağacın altında piknik yapıp kitap okuyacağım, sevdiğim biriyle kahkahalar atacağım gibi geliyor. dünyanın bütün o kirliliği, karmaşası ve kötülüğünden uzak huzurlu bir köşeyi bu şarkı ve kitap veriyor.
  • en sevdiğim sanatsal çalışma olabilir. o kadar seviyorum.
  • bir de şu versiyonu varmış, pek güzelmiş; http://www.youtube.com/watch?v=eyuaw68xdh0
  • lotrsoundtrack'teki en aydınlık şarkıdır denebilir. "pizzicato ne de neşeli bir hadisedir" dedirtir.
  • red book of westmarch'ın ilk bölümü. aynı zamanda howard shore'un latif bestesi.
hesabın var mı? giriş yap