• kullanan kişinin kıçından uydurduğunu belirten fiil...
  • senin için girizgahı ile başlar arsı doldurulur
    diyolar diyerek bitirirler.
    genellikle öngörü, tahmin içeriklidir.
  • (bkz: diye duydum) versiyonu vardir bi de bunun.
  • söz-müzik: ogün sanlisoy

    unutuldun sanma, sen hep kalbimdesin
    yolum yarım kalır, benim yarım sendin
    yerin dolmaz bak, kapı duvar, açan olmaz bir anlasan
    duyanlar şahit olsun, yaşanacak çok şey var

    sen yoksun, kime sorsam bana gelmez artık diyorlar
    yanımda yine olsan, bana dönmez artık diyorlar (bilmiyorlar)

    gece güne el sallar, bu gece de aklımda kal
    yola gelmez yorulanlar yorgun olsam da
    sana son sözüm var, n'olur anla pişmanım al
    duyanlar şahit olsun, yaşanacak çok şey var
  • diyorlar

    ölürsem yazıktır sana kanmadan,
    kolların boynumda halkalanmadan,
    bir günüm geçmiyor seni anmadan.
    derdine katlandım hiç usanmadan...
    diyorlar "kül olmaz, ateş yanmadan"
    "denizler durulmaz, dalgalanmadan!"

    saadet benziyor boş bir seraba,
    düşüyor her seven gönül azaba.
    gelmiyor çekilen dertler hesaba,
    diyorum "sebep ne bu ızdıraba?"
    diyorlar "kül olmaz, ateş yanmadan"
    "denizler durulmaz, dalgalanmadan!"

    · orhan seyfi orhon
  • ogun sanlısoy'un yar olmadın tadında aynı albümden hüzünlü bir sarkısı. muhtemelen bu albümde yokluk cekmiş kendisi. maddiyat degil belki ama daha agırı.
    rock muzikte sözler belki daha serbest, daha uc, ama yazılıyorsa da boylesi yazılsın, böyle içli olsun, emre aydın'ın peltek s'lerine atmasın piyasa bizi. daha cok boyle sarkı lazım bize.
  • bir konuda veya başkalarının fikrinin aktarıldığı durumlarda kullanılan, üçüncü çoğul şahıs eki almış fiil.

    sana güzel deyorlar,
    sakın olma*
  • zeki müren tarafından da yorumlanmış orhan seyfi orhon şiiridir.

    insanın yaşamadan olgunlaşmayacağını anlatır, gerçekten de öyledir. başkalarından duyduklarınızla, anlatılanlarla değil de yaşadıklarınızla, yaptıklarınızla olgunlaşırsınız. olaylar da böyledir. olmadan bilemezsiniz.
  • bir şiir adı.

    diyorlar

    “ben zeytinburnu’da yaşıyorum
    anlamam bu tarz şeylerden
    çünkü buralardaki meyhanelerde bira
    iki buçuk lira" bir biracı

    aşka yakın geceler kendiliğinden aydınlıktır
    diyor bir cahil, diğerine
    ışığın karşılığında ödenen saygısızlık
    kötülerin kalbine giden bir kayık
    diyor bir şair, şiirinde
    nasıl kapanır bu yaralar sanki kartonet
    diyor bir müzisyen, sevdiğine
    kırmızı durduramaz biliyorsun bizi
    yeşil de hareketlendiremez içimizi
    diyor bir ressam, sarıya
    senin bir sözün intiharıma dair
    terkettiğin o bizi yazan şair
    diyor küçük bir kızımız, şairine
    hayatın hilesi öldüğünü farzetmek
    diyor bir üç kağıtçı, kumarbaza
    yola sor kaç kez yolduğumu
    hiç kokmadığım karanlık çiçeklerini
    diyor bir şöför, kamyon yazısında
    moda oldu yolsuzluk
    hepimizi günah korusun
    diyor bir şeytan, kullarına
    unutmak, her şeyden önce, delikanlıyı bozar
    diyor bir hafız, kendi kendine
    küçüklerin saflığı
    büyüklerin çakallığı bana ters
    diyor bir ergen, bilinçaltına
    uzaktan akrabadır kanatlar uyuşturucuya
    diyor bir torbacı, kuşuna
    sesindeki şiddet, nefesimin fren pedalları
    diyor bir aşık, ferrarisine
    ben kız kulesi, yerime sevdiklerin galata
    diyor bir üsküdar, beyin oğluna
    ulan ne aşk, ulan aşk ne
    ne aşk ulan, ne ulan aşk
    aşk ne ulan
    son olasılıkta anlam sızıdı
    diyor bir matematikçi, sayılara
    iyi bir okur olursan
    belki şiirleri bile görebilirsin
    diyorum, herkese

    ilker filiz

    gediz dergisi/ sayı: 8/ kış 2011
  • patenti erkan tan'da olan demek fiilinin şimdiki zaman 3. çoğul olarak çekimi. sen konuğuna lafı yerleştir yerleştir, sonra baş parmağı kim olduğu belli olmayan kişileri kastederce hareket ettir ve ekle; "diyorlar".
hesabın var mı? giriş yap