• doktorların gereksiz ve fazla ilaç yazarak israfa yol açması durumu. bugün ve daha önce de defaten yaşayarak gözlemlediğim bir vaka bu. bugün aldığım ilaçlardan hareketle açıklayayım:

    hafif bir şişlik var sağ kulağımın içinde, duymamı zayıflatmaya başladığından ve bir şeyler yiyip-içerken hafif bir acı verdiğinden hastaneye gittim, yukarıdaki şekilde derdimi anlattım doktora. muayene etti ve orta kulak enfeksiyonu dedi, iltihap olmuş, mikrop kapmışsın dedi. üç tane ilaç yazdı ve birkaç güne kadar geçeceğini söyledi.

    nöbetçi eczaneye gittim. ilaçlarımı aldım. 3 tabletten oluşan bir antibiyotik*, 1 tane kulak damlası* ve 30 tabletten oluşan ağrı kesici*.

    antibiyotik 3 tane, yani 3 kullanımlık, 3 günde tükenecek. gayet mantıklı, birkaç günde geçer demişti zaten muayene sırasında. kulak iltihabı ise 15 mililitre. günde 3-4 kere 2-3 damla şeklinde uygulanacak. yani bu hesapla damlanın en fazla 3-4 mililitresi kullanılacak. kalanı buzdolabına. ağrı kesici ise 30 tablet. günde 1 kere kullanılacak. 3-4 tane kullanıldıktan sonra kalan 25'ten fazla ilaç yine ilaç çöplüğü halindeki buzdolabına.

    bu ilaçların bana maliyeti 11,50 lira. bu sigortalı çalışan olarak ödediğim %20 maliyet. basit bir hesapla ilaçların gerçek satış fiyatının 57,5 lira olduğu görülecektir. ama ben bu ilaçların bir tanesinin tamamını, diğerlerinin ise en fazla %20-25'ini kullanacağım. toplamda ilaçların yaklaşık %45-50'sini kullanıp, kalan yarıdan fazlasını buzdolabına kaldıracağım. ve muhtemelen de bunları bir daha ya hiç kullanmayacağım ya da kullanabileceğim zaman geldiğinde de bu ilaçların ya son kullanma tarihi geçmiş olacak ya da ben bunların varlığını unuttuğumdan dolayı kullanamayacağım.

    özetle buzdolabına kaldırılan ilaçların neredeyse tamamı bir zaman sonra çöpe gidecek. sürekli tekrar eden bir rahatsızlık olsa ve ilaçlar bu rahatsızlık üzerine verilmiş olsa tekrar kullanılabilirdi ama böyle bir durum çoğu zaman söz konusu değil, en azından benim için öyle.

    ağrı kesici zaten kullandığım bir şey değil. çok şiddetli ağrılarda bile pek nadir kullanırım. son raddeye gelmeden ağrı kesici almam. basit bir ağrı için asla kullanmam. antibiyotik ise doktorun zorunlu gördüğü hallerde ve rahatsızlığım geçtiği anda da bırakırım, velev ki doktorun verdiği süre hala bitmemiş olsa bile bu böyledir. ilaç antipatisi var. birçok insanda da var bu. fazla ilacın bünyeye zarar vereceği herkesin malumu ve vatandaşların azımsanamayacak bir kısmı bu bilinci haiz.

    doktorların ağrı kesici yazarlarken hastaya danışmaları, hatta basit ağrılarda hastaya sormadan bu ilaçtan vazgeçip yazmaması lazım. hastanın ağrılarının şiddetine kanaat getirerek ve ahstaya da danışarak daha kısa sürede bitecek, belki en fazla 5-10 tabletlik bir ilaç yazılabilir reçeteye. ben bugünkü muayene ve benim reçeteme yazılan ağrı kesiciden dolayı böyle diyorum ama bu, hastanın şikayetine ve doktorun koyduğu teşhise ve hastanın ağrıdan kaynaklı acısının şiddetine göre değişir.

    antibiyotikleri ise, ki genelde reçetedeki en pahalı ilaçlar bunlar oluyor, gereğinden fazla dozajda yazmaması gerekiyor. benim doktorum bu konuda bugün isabetli bir karar vererek sadece 3 tablet içeren bir antibiyotik tercih etmiştir**. kulak damlasında ise daha az hacimli bir başka ilaç tercih edebilirdi. bu belki mümkün olmayabilir, belki 5-10 mililitrelik benzer ilaç yoktur.

    doktorumuz bunları yaparkez eczacılarımıza da bazı görevler düşüyor ilaç israfının önüne geçmek için.burada eczacılar derken eczacılarla birlikte bu ilaçların sunumunu, dozajını ayarlayan sgk ve ilaç firmalarını da kastediyorum. 30 tabletlik kutulu ilaçların tamamını vermek yerine ve reçetesinde doktoru da belitmiş ise ilacın sadece yeter miktarını satabilirler. örneğin 30 tabletlik kututan sadece 10 tanesini. kalan 20 tanesi bütün olarak ya da yine parça parça başka reçetelerde de kullanılabilir. ya da direkt üretici aynı ilacı farklı dozaj ve sayılarda üretebilir. 5, 10, 15, 20, 25, .. adetlik farklı kutu ve fiyatlarla sürülebilir bu ilaçlar. aynı şekilde damlalar da bu şekilde küçük dozajlarla da üretile bilir: 5, 10, 15, ... mililitre.
  • doktor değil ilaç mümessilidir o, birde fark ederseniz antibiyotik, balgam sökücü, ağrı kesici, ateş düşürücü aynı firmaya ait.

    düzeltme; bazı doktorlarımızı istemeden üzmüşüm, genelleme için özür dilerim, malesef sağlık sektöründe hasta olmaktan başka tecrübem yok affedin.
  • ilaçların eczanede satılan ticari formunun içinde kaç tablet olduğuna karar verenin reçeteyi yazan doktor olduğunu öğrenmemi sağlayan efsane tespit.

    terbiyesiz doktorlar. külliyen zarar olsun diye çalışıyorlar. vatan hainleri. pis...
  • valla hiç eğip bükmeye gerek yok, ayakta alkışlanası bir tespit. (doktorum)

    ha aslında konu "doktorun gereksiz ve fazla ilaç yazması" değil, araya bir de "mecburen" eklemek lazım. ama konunun doğruluğu bu ufak hatayı örtbas etti gözümde.

    şimdi buraya gelip "e yazmayınca da biz kötü oluyoruz" ağlaklığı yapacak meslektaşlarıma hele bir oturup soluklanmalarını tavsiye ediyorum, tespit sahibi adam net olarak toplum sağlığını ilgilendiren bir mevzuya parmak basmış.

    gelelim konuya. niye mecburen dedik, çünkü tespitte de doğru ifade edildiği gibi ilacın ticari şekli "20 tabletlik kutu" ise bunu reçeteye "2x1x5" yazıp (oradaki 5 "gün"ü ifade eder ve toplamda 10 tablet yapar) "gerisini vermeyin" diyemiyoruz. sistem öyle işlemiyor.

    çok etraflı araştırmış değilim ama amerikan filmi/dizisi izleyen hemen herkes görmüştür ki; hasta kimseler doktorun reçetesiyle eczaneye gidip, üstünde reklam değil de ilacın adı, hastanın kimlik bilgileri vb yazılı bir etiket taşıyan plastik ilaç kutusunu alarak evlerine dönerler.

    bu sistem bizde niçin olmasın? biz amerika'dan daha mı zenginiz? veya bizim insanımızın sağlığı amerikalı'dan daha mı değersiz? ben ağrının 3 gün süreceğini düşünüyorsam neden 20 tabletlik bir kutu yazmak zorunda kalayım? (majistral demeyin kalbinizi kırarım)

    sözlükte onca doktor nefreti kusan saçma sapan tespit varken böyle güzel tespitler görmek sevindirici. umarım yetkili abiler de bunun farkındadırlar da bir düzenlemeye giderler.
  • bok yemektir. enfeksiyonu olan hastanın ağrısı da olur, hastam rahatlasın diyerek yemiştir bu boku.
    sırf fazla ve gereksiz ilaç yazabilmek için ağrı kesicinin 30 tabletlik paketlerde piyasaya sunulmasının da sorumlusu da bizzat bu doktorlardır zaten.
  • tespit yerinde aslinda ama bu ornekte fazla gereksiz abartili bir ilac yazma durumu yok
  • türkiyede süregelen ilaç firmaları, eczacılar ve sosyal güvenlik kurumunun ortak sorumluluğu olan reçeteleme ve ilaç dağıtımına dayanan sorunların doktorlara havale edildiği hatalı tespit içeren başlık.

    doktorların ilaç reçetetelemelerinde çok sorun var gerçekten ama hastalara tedavi için gereğinden fazla ilaç verilmesi (satılması) doktorların da elinde olmayan sistemsel bir saçmalık.

    amerika ile ilgili de sadece reçeteli ilaçlar için hasta sağlığı gözönünde bulundurulan ilaç temin sistemi olduğunu söyleyeyim, reçetesiz satılan ilaçların çoğu hemen her yerde kutu kutu satılmakta.

    not: sadece doktorlara gömerek değil sağlık sistemi iyice irdelenerek ve doğru örneklerle tartılşılması gereken önemli bir konu olduğu gerçek.

    edit: imla
  • yıllar önce baş ağrısı nedeniyle doktora gittim, ağrı kesici hap yazdı. 'bu haplar midemi ağrıtıyor dedim, üstüne mide hapı yazdı.
    reçeteyi çöpe atıp eczaneye gittim, mide ağrıtmayan hap sordum, parol verdi.'baş ağrılarında müthiş etkili değildir ama mide ağrıtmaz' dedi. bende işe yaradı.
    o gün bugündür çok ciddi bir durum olmadığı sürece doktora gitmem, ilaçlardan 10 kat fazla anlayan eczacıya gidip derdimi anlatırım.
    halkta genel kanı doktor ilaç yazmışsa bir bildiği vardır,şeklindedir ama işin aslı bir bildikleri yok,ilaç firmalarının anlattıkları kadar bilgiye sahipler.
  • hangi antibiyotiğin yazılması gerektiğini, ne kadar kullanılacağını, ağrı kesicinin ne zaman kullanılacağını biliyorsunuz. hepsi hakkında atıp tutacak fikriniz var.

    doktora neden gidiyorsunuz o zaman?
hesabın var mı? giriş yap