• katıldığım tespit. itfaiyeciler boş boş oturacaklarına kitapları baskınlarla evlerden toplayıp meydanlarda yaksınlar, sonra da söndürsünler, kitap bulundurmak da yasaklansın. kafalarından uydurup uydurup yazıyorlar. distopya mıdır nedir, adam kafasından ülke yaratmış, bildiğin şizofreni.
  • sözlükte artık o kadar troll var ki troller birbirilerini trollüyor.
  • gün geçtikçe kendini daha fazla görünür kılan bir gereklilik olup, sözlükte hâlâ tartışılmamış olmasıyla şaşırtmıştır.

    efendim neymiş, kurgu diye bir şey varmış. olmayan olayları olmuş gibi anlatıyormuşsun. bu ne demek? insanlara yalan söylemek, insanları yanlışa yöneltmek demek!

    daha da ötesi, bir takım sapkınca olaylar da anlatılıyor bu edebiyat denilen lağımda: pedofili, cinayet, şiddet, nefret... lağımın sonu yok!

    evet efendim, sırf çok övülüyor diye bu edebiyat denilen çöplükten çok nadide (!) birkaç çalışmanın özetlerini buldum ve öğüre öğüre okudum, takdir sizindir:

    dostoyevski diye bir kafir, üstelik tam bir moskof gavuru, suç ve ceza isimli kitabında, kaç yaşında bir kadının baltayla öldürülmesini anlatıyor! hem kadına şiddet var hem de yaşlı başlı kadına! üstelik bir anneye! bizim gavur özentisi gençler de bu adamın sapkınca yazılarını övüp duruyorlar... takdir sizin!

    gençliğimizin dinlediği yozlaşmış şarkılarımızın birinde de refere edilen (ki müziğin de komple yasaklanması gerekliliğini bilahare tartışmaya açacağım!) honore de balzac isimli fransız keferesinin vadideki zambak isimli kitabında ise genç bir delikanlı, annesi yaşında, hem de evli (!) bir kadınla zina edip duruyor!

    bitti mi sandınız? hayır efendim, bitmedi!

    steinbeck isimli amerikalı kafirin yazmış olduğu fareler ve insanlar isimli eserde bir farenin ezilerek öldürülmesi ballandıra ballandıra anlatılmakta! saf ve masum anadolulu halkımız bir eşek ile temiz arzularını giderdiğinde mangalda kül bırakmayan çok özgürlükçü (!) yazarlarımız ise bu kitabı övüp durmakla meşgul!

    amerikalı ve avrupalı kafir edebiyatçılar, kendi ülkelerindeki yehûd fırkalarının kutsadığı ahlaksızlıkları (!) yaymakla meşgulken bizim yerli ve milli yazarlarımızın ahlaktan, edepten, hayadan bahsettiğini umarsınız değil mi?

    ne yazık ki tam tersi! bizim (?) edebiyatçılarımız adeta bu kafirlerle yarış içerisinde gibi yazmaktan geri durmuyorlar! hatta bizim (?) edebiyatçılarımızın bu yarışı önde götürdüğü bile söylenebilir!

    şimdi bu saydıklarımın yasaklanması gerektiğine katılacak fakat iyi edebiyatın da olduğunu savunacak bir takım ahmâklar çıkacaktır!

    nitekim bu yehûd fırkası, ahlaksızlıkları anlaşıldıklarında hemen "ama bizde ahlaklı olanlar da vardır!" yalanına başvurmalarıyla tanınırlar!

    ne demektir edebiyat? olmayan şeyleri sanki olmuş gibi (!) anlatmak, insanları kandırmak ve yalan söylemektir!

    soruyorum: insanlara yalan söylemek, onları yalanlarla aldatmak, uyutmak, bir takım boş lakırdılara hakikatler (!) isnad etmek nasıl iyi bir şey olabilir?

    derhal bu korkunç lağım bataklığı kapatılmalı, tüm edebiyatçı (!) lar için idam yasası derhal geri getirilmelidir!
  • beyinlerimiz savaşsın isterdim ama görüyorum ki silahsızsınız bayım.
  • sorunları çözmek yerine tamamen ortadan kaldırmak taraftarı olan sığır beyanı.
  • oldu o zaman
hesabın var mı? giriş yap