• cesitlilik acisindan turkiye'nin ikinci buyuk mutfagidir*.
  • gastronomi anlamında 154. yemek, tatlı, içecek çeşidi ile ülkemizin en büyük 2. mutfağı sahiptir. kültür ve turizm müdürlüğü aracılığıyla elazığ’a ait yemekler için markalaşma adına elazığ'a özgü gastronomi kitabı için çalışma yapıldı ve yayınlandı. gelin görün ki bu yemekleri yiyebileceğiniz mekan yoktur. çünkü evlerde pişirilmekte ve nesilden nesile geçtiği için bu kültür unutulmaması adına kitaplaştırıldı. bugün bir hatay, bir antep, bir kayseri gibi reklamını yapmadık. bizde misafir gelince ya dışarıda yedirilir ya da kırmızı et ağırlıklı bir yemek olur. bu yanlıştan kurtulduğumuz zaman elazığ mutfağını bir marka değeri olarak tanıtacağız.

    edit: kitap 154 değil 200'den fazla yemeği içermektedir...
  • vedat milör'ün elazığa gittiği programı izlerseniz elazığ mutfağının ev dışında olmadığını anlayacaksınız. ama konuşan adam da haklı. adam diyor ki zaten bu yemekleri halk evde yiyor, dışarıda satamayız. zaten elazığ fazla yerli yada yabancı turist çeken bir yer değil.
    ki ben çok severim elazığ mutfağını, içli köftesini dışarıda yiyemezsin mesela. gideceksin, misafir olacaksın bir elazığ evine. kahvaltıdan yağlı ekmekle başlayıp akşam tatlı olarak taş ekmeği ile bitireceksin.

    bi de mevsimindeyse vişne dondurması.

    ha illa dışarıda yemek istiyorsun, gel ekmeği fazla köfteyi ben ısmarlarım. salçası yanmış.
  • 8 ay elazığ'da yaşayıp keşfedemediğim mutfaktır. elazığ'a özgü ne yemek var deseler, sayacaklarım bir elin parmaklarını geçmez. gezmeyi ve yemeyi seven biri olarak ben keşfedemediysem tanıtım konusunda ciddi sıkıntı var demektir.
  • elazığlı çocukluk arkadaşım olmasına rağmen hiç duymadım mutfak kültürünün olduğunu, varsa yoksa (bkz: mustafa keser) diye biliyorum ben .
  • 2 sene önce tarihi bir restoranına gidip mönüye bakmadan buranın neyi meşhursa ondan alayım dediğimde masaya adana kebap yanında döner gelmişti. bence müthiş bir mutfak, oldukça yaratıcı.
  • bir elazığlı olarak elazığ mutfağı diye bişey olduğunu ilk defa duymaktayım. elazığ dediğimiz yer, 3 kişi bir araya toplandığında dışarıdan lahmacun söylenen bir oluşumdur. kimse da kalkıp yemek yapayım diye düşünmez. yapsa da elazığa has bir şey yapmaz normal bir yemek yapar oturur.

    tanım: olduğu yönünde iddialar bulunan mutfak türü.
  • elazığ'lı olan dedem ve anneannem sayesinde, anneme geçmiş bir kültür olduğundan, gayet aşina olduğum bir mutfaktır.

    yöreye özel, haşlanarak yapılan içli köftesi, bulgurdan yapılan harput köftesi (iri köfte de denmektedir), dövme çorbası, kurutulmuş bir takım sebzelerden yapılan kofik, tatlı olarak dolanger (sarılı burmanın bir versiyonu), pestil (özellikle dut ve üzümden yapılanı), yine yöreye uygun isimlerle yapılan pirpirim, tırşik, sırın, patile, zarafat, başka yörelerden olduğunu düşünebileceğiniz un helvası, kalbur hurması ve sayısız hoşafı ile zengin bir mutfağa sahiptir.

    bahsettiğim yemek isimleri, kulağa aşina olmadıklarınız arasından seçilmiş olup, bazı yörelerde de mevcuttur ama elazığ çıkışlı olup, diğer yörelerde isimler kırılmış ve farklı lezzetler haline dönüşmüştür.
  • aşağı çanakçı tatlısı diye muhtemelen gerçekte olmayan şehirde kimsenin bilmediği bir yerlerinden uydurdukları bir şey getirmişlerdi, "tatlı" un bulamacı üzerine dökülmüş sıcak pekmezden ibaretti. bu da yetmezmiş gibi bir yemek tabağı dolusu getirip yedikçe güzel geliyor diye kakalamaya çalışmışlardı.

    (bkz: aşağı çanakçı)
    (bkz: sivrice)
    (bkz: yenilmiş en berbat tatlı)
hesabın var mı? giriş yap