enfeksiyon

• tedavisi itibariyle tıbbın en zor alanlarından biridir. antibiyotikler, dirençleri , etki mekanizmaları, ampiriği, profilaksisi....
• kurtulamadığım illet... son 2 ayda içtiğim antibiyotiği hayatım boyunca içmemiştim... şimdi yetmezmiş gibi bir de kas içine iğne yoluyla yapılıyor...
  
  kendisine "siktir git vücudumdan, rahat bırak beni!" demek istiyorum... hatta dedim.
• millet püfür püfür gezerken sizi kah hırkalara garkeden kah çöl iklimine garkeden musibet. üstüne bir de demir eksikliğiniz varsa çeneyi zangırdamaktan kurtarmak mümkün değil. bir sürü antibiyotik alırsınız amma ve fekat bir türlü iyileşemezsiniz. üstüne basarlar kortizonları. yalancı baharlar yaşarsınız ama bir süre sonra o titremelere geri dönersiniz. kulakları çınlasın ama bu doktorlar beni anlamıyor sanırsam.
  
  maybe it's lupus
  
  (bkz: but it's never lupus)
• 20 yaş öncesinde geçirdikleriniz 50 yaşından sonra size mitral kapak daralması şeklinde dönebilen lanet.
• vücuttan atılması kolay olmuyor ne yazık ki. tedavisi sıkıntılı ve uzun sürebiliyor.
• parazit bakteri ve virüslerin kendilerine uygun bir yerden vücuda girip hastalık tablosu oluşturmasıdır. intaniye olarak da bilinir.
• enfeksiyon, hastalık yapıcı herhangi bir yolla insana geçme özelliğindeki mikropların veya parazitlerin vücuda girmesiyle ortaya çıkan hastalık tablosudur.
• dokulara mikroorganizmaların invazyonu ve cogalmasıdır.
• vücut dokularının mikroorganizmalar ve toksinleri tarafından tutulup, bir hastalık tablosunun ortaya çıkmasıdır.
• argoda manita anlamında