5 entry daha
  • eric rohmer'in mevsim dortlemesinin ikinci, benimse izlediğim 3. filmi.
    92'nin son günlerinde geçen film, izlediklerim içinde * en çok beğendiğim ya da başka bir ifadeyle en az sıkıldığım.

    gittikleri shakespeare oyununu dakikalarca izledikleri gibi sıkan sahneler olsa da geneli itibariyle kadın erkek ilişkileri özellikle de kadınlara dair söyledikleri ilgi çekici.

    "ben güçlü erkekleri severim, kitap kurdu olanları değil" felicie

    yönetmen hatunların efendi adam yerine piç tercihi meselesini ele alıyor aslında.

    entelektüel sohbet edip tiyatro izlemeye gittiği erkek ile hali vakti yerinde kendisine işinin patronluğunu veren erkek "yeterince güçlü olmadıkları" için tercih edilmiyorlar.

    kadına çok fazla iyi davranıyorlar, ona hiçbir mücadele alanı bırakmıyorlar, söylediği her şeyi onaylıyorlar, sen bilirsin diyorlar ve kadının deyimiyle onunla tartışmıyorlar bile.

    yani kadına lafını geçiremiyorlar onunla tartışmaktan çekiniyorlar.
    hal böyle olunca hatun kişisi de maskulen tercih ediyor.
    kitap kurdu olmak, kadına istediği işini yaptırmak bunlar kadının size arzu duymasını sağlamıyor.

    şu filmi izleyip "kadınlar ne istediğini bilmiyor abi yaa" diyenler vardır muhakkak.
    benim gibi bu işlerin nasıl yürüdüğünü bilenler için* kadın doğasını oldukça başarılı anlatıyor.

    erkekler her ne kadar yer yer sıkılacak da olsanız izleyin.
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap