946 entry daha
  • türk kültüründe isim vermek çok önemli bir ritüeldir. biz maalesef bu adetimizi islam etkisiyle kaybettik. o nedenle ülkede türkçe isim gördüğü vakit şaşırıyor gençler.

    dikkat edin başlık altında "ilginç" zannedilen isimlerin büyük kısmı kök türkçe isimler. bengü, umay, börte, tomir, yeter, oral gibi bir çok ismi garipseyenlere göre arapça bekir'in babası anlamına gelen ebubekir sıradan bir isim.

    günümüzde ise isim çok önemli çünkü bir halkı tanımlamada en başta gelen unsurlardan birisi. bir japon veya italyanı adıyla kolayca tanıyabilirsiniz. bizde ise bir çok isim arapça olduğundan ötürü imajımız araptan öteye gidemiyor. yani bir amerikalıya adım kerim veya ahmet dediğiniz vakit sizi otomatik olarak orta doğulu her hangi bir halka dahil edebilir. bizim, jose veya guillermo isimlerini duyduğumuz vakit bu kişilerin rastgele bir güney amerika ülkesinden olduklarını düşünmemiz gibi.

    yalnız iş bugün öyle bir noktaya geldi ki arapça isim vereceğiz ama ahmet mehmet olmasın derken anlamı kapı gıcırtısı, sessiz osuruk gibi anlamlara gelen saçma sapan isimli çocuklar peydah oldu. halbuki öze dönsek ve türkçe isimleri çoğaltsak belli bir süre sonra ülkenin kültürel kimliğini araplardan ayırt etmeye başlar insanlar. çocuklara ebubekir gibi zöttirik isimler verdikten sonra deveye binen fesli esmer türk imajından kurtulamazsınız.

    çok değil 15-20 sene önce türkiye'de kimse bir tane koreli ismi bilmezken bugün genç nesil kolayca ayırt edebiliyor bu isimleri. çünkü koreliler coğrafyanın baskın kültürünün etkisiyle çocuklarının hepsine çince isimler koymuyorlar. daha da enteresanı bazı çince isimleri de artık insanlar koreye ait biliyor. bunu dünyaya açılarak, kültür ihraç ederek başardılar.

    tarih boyunca türkler çocuklarına isim verirken bir çok yöntem kullandılar. destanlardan bildiğiniz üzere çocuğun bir kahramanlık göstermesini beklemek de buna dahil. ben bir kaç basit örnek vereyim. özellikle doğadan isim vermek türk kültüründe çok yaygındır. öyle ki bu adet dilimize arapça farsça sözcükler girdikten sonra dahi devam etmiştir. bugün sibirya'nın en ucunda yaşayan bir türk kabilesi veya ankara'nın göbeğinde bir türk ailesi çocuğuna hala kuşlardan isim koyabiliyor. birisi şahin diğeri kıran koyuyor oğlunun adını. gel gelelim birisi farsça diğeri kök türkçe. ya da eskiden tanrımız olan altay dağının adı hala bütün türk halklarında yaşamaya devam ediyor. niyet ve adet aynı.

    çocuğun mizacı sert olsun, eğilip bükülmesin dileğiyle demir, çelik gibi kültürde yer alan materyallerden de verilebilir. göz değmesin fikriyle ürkütücü isimler de verilebilir. orta asya'da kız isimleri benim özellikle ilgimi celbeder. kızılderili kabileler gibi çok orijinal isimler çıkar buralardan. kaşları güzel bir çocuğa kalemle çizilmiş gibi manasında kalemkaş gibi bir isim verilmesi ne kadar güzeldir. uzun ince bir kız olsun niyetiyle elif koyulması da türk işidir. araplarda bu isme pek sık rastlamazsınız. çünkü bir arap için elif, çocuğa alfa ismi koymakla eş değerdir.

    ha tabi ki her türk filozof değildir çocuğuna vereceği ismi aylarca düşünsün. kimisi sonradan tanıştığı bir meyvenin ismini dahi verebilir ki buna gerçekten şahit olmuştum. adı portakal olan bir komşum vardı çocukluğumda. dedesi asya steplerinde büyümüş bir türkmen. akdenize ilk kez geldiğinde portakalı o kadar sevmiş ki torununa böyle bir isim vermiş. bana sorarsanız abdül'den daha samimi bir isim ama derin bir manası yok tabi ki.

    demem o ki; başlık altında ilginç olarak nitelediğiniz bir çok isim aslında sahip olduğunuz saçma sapan arapça isimlerden çok daha mantıklı. önce internette bir aratın sonra saldırın buraya.
1759 entry daha
hesabın var mı? giriş yap