14 entry daha
  • alessandro baricco’nun masalsı güzelliğini tamamen diline borçlu olduğunu düşündüğüm ipek adlı kitabının, françois girard tarafından sinemaya uyarlanan filmi. bundan sonrası filme dair spoiler içerebilir. roman olan ipek, kısa bir roman olmasına rağmen o kadar güçlü bir anlatıma sahip ki, bir yandan "mutluluğunu elinde tutmak" deyiminin, mutluluk kavramının, erotizmin, sevginin, bağlılığın, arzunun, bilinmezliğin, "öbür kadın olabilmeyi dünyada her şeyden çok arzulayabilmenin" tanımlarını düşündürürken; diğer yandan tekrarlarla, masal kalıplarıyla bezeli diliyle hikayeyi bir bulutun, bir tül perdenin ardından izlememizi sağlıyor. yinelemelerle kanıksanan japonya yolunu, japonya'nın baricco'nun satırlarında insanın aklını başından alan bahçelerini, iç gıcıklayıcı mektubun mahrem erotizmini girard görselliğin gücünü kullanarak yeniden yaratabilmiş mi, baricco'yu okurken hissedilen haz filmi izlerken de hissedilebilecek mi insan merak etmeden duramıyor. girard'ın kırmızı keman*'ı onun bu kudrete sahip bir yönetmen olduğuna dair inancı güçlendiriyor ve beklentileri ister istemez yükseltiyor. filmekimi 2007 istanbul'a armağan ediyormuş bu filmi, bekleyip görmek lazım.
36 entry daha
hesabın var mı? giriş yap