10 entry daha
  • tarihteki savaşları bitiren en etkili ateşkeslerin çoğu hala birçok ülkede anma ve zafer günü olarak kutlanır. ancak büyük harpleri bitiren ünlü mütarekeler ve ateşkesler dışında pek kimselerin bilmediği geçici ve küçük çapta onlarca ateşkes de vardır. askeri ateşkes süreçlerinin çoğunun anlatımı oldukça benzerdir ama tarih bizi anlatmaya değer kısa ateşkes masallarıyla şaşırtmayı bilir.

    savaşan ordular tarafından paylaşılan özel günler, ortak tehditler, ölülere saygı ve garip koşulların tümü, düşmanların savaş sırasında ateşkesi kabul etmelerinde rol oynamıştır. belirli durumlarda muhalif ordular, düzenlemeler uzun sürmese bile kendilerini birlikte çalışırken dahi bulmuşlardır.

    savaş hikayeleri her zaman kahraman generaller veya üzücü savaş görselleri ile tanımlanmaz; bazen her şey iyi geçinmekle ilgilidir ve savaşın romantik yanı, bu lanet şeyden bile güzellik çıkarmayı bilir.

    -aaron burr, amerika birleşik devletleri'nin üçüncü başkan yardımcısı olarak görev yapmadan önce, amerikan bağımsızlık savaşı'nda ülkesi için bir subay olarak savaştı. hizmet süresinin çoğunu quebec'te sürdürdü. burada kıta ordusu, britanya imparatorluğu'nun sahip olduğu kanada topraklarını kendine katmak için birkaç girişimde bulundu.

    quebec'te seferi yürütürken, yarbay aaron burr içki içmek için bir nehirde durdu ve nehrin diğer tarafında bir ingiliz subayı ile şans eseri karşılaştı. amerikalılar quebec'e karşı büyük bir saldırı başlatmadan önce, burr ile ingiliz subay kibar bir konuşma yapıp gerçek bir dostluk kurdular, yeni sohbetler için birkaç kez daha görüşmeyi planladılar. ikili, toplantıları sırasında geçici bir ateşkes de başlattı ve ingiliz subay, burr'un hamile metreslerinden birini quebec rahibe manastırına yerleştirmeyi bile teklif etti.

    -kuzey amerika topraklarında meydana gelen en yıkıcı olaylardan biri olan amerikan iç savaşı, hem birinci dünya savaşı hem de ikinci dünya savaşı'nın toplamından daha fazla amerikalının hayatını kaybetmesine neden olmuş bir savaştı. konfederasyon ordusu, birlik'ten ayrılmak ve köleliği sürdürmek istemiş ve bu fikire karşı verilen mücadele 1865'e kadar bitmemişti.

    yüksek risklere rağmen, taraflar resmi olmayan birçok ateşkes yaptılar. bu tür ateşkesler genellikle ordu kurmayları tarafından hoş karşılanmasa da, her iki taraftaki askerler cephelerde sık sık ateşkes ilan ediyorlardı, böylece birlik ve konfederasyon askerleri sohbet edebiliyor, alkol ve sigara içebiliyordu.

    -fransa prusya savaşı, 1870 ile 1871 arasında altı ay sürdü ve bir sonraki yüzyılda dünyayı kasıp kavuracak olan birinci ve ikinci dünya savaşlarının kısmen habercisi oldu.

    muharebelerin ortasında, bir fransız askeri, noel arifesinde siperini terk etti ve dini bir şarkı olan o holy night'ı yüksek sesle söyleyip alman birliklerine doğru ilerledi. melodiden etkilenen almanlar, 24 saatlik bir noel ateşkesi için çatışmayı duraklatmayı kabul ettiler ve kendi dillerinde şarkılar söyleyip noeli kutladılar, ardından da savaşmaya devam ettiler.

    -batı cephesi, birinci dünya savaşı sırasında çok fazla aksiyon görmüş bir cepheydi. henüz 1914'te bile çok sayıda insan hayatını kaybetmişti ama siperlerdekilerin çoğu hala çatışmanın sonucu konusunda nispeten iyimser hissediyordu.

    1914 noel ateşkesi inanılmaz derecede güzel bir olaydı, ancak bu muhtemelen sadece çatışma hala başlangıç aşamalarında olduğu için gerçekleşmişti. noel yaklaştığında, belçika'daki flanders yakınlarında savaşan ingiliz, fransız ve alman askerleri siperlerinin önüne noel ağaçları diktiler. birlikler, savaş sürerken başlayan ilk noeli kutlamak istediler ve hatta birbirlerine şarkılarla serenat dahi yaptılar.

    karşılıklı noel ruhu ateşkese yol açtı ve her iki taraftan askerler noeli birlikte kutlamak için, savaşırken kimsenin olmak istemediği no man's land'de (siperlerin arasındaki ölüm bölgesine verilen ad) buluştu. arkadaşlıklar kuruldu, hediyeler değiş tokuş edildi ve birkaç kısa sureli futbol maçı yapıldı. ardından, askerlere mücadeleye devam etmeleri için kendi siperlerine dönmeleri emredildi.

    -alman imparatorluk kuvvetleri, birinci dünya savaşı sırasında litvanya ve beyaz rusya gibi bölgelerde ruslarla savaştı ve savaş 1917 kışına kadar devam etti.

    sık bir ormanlık alanda yoğun bir yıpratma muharebesinden sonra, iki tarafın askerlerinin tümü, beklenmedik bir karşılıklı düşmana, devasa kuzey kurtlarından oluşan büyük bir sürüye saldırmak adına kısa bir süre için muharebeyi durdurmayı kabul ettiler. savaşta ölenlerin kokusu kurtları bölgeye çekmişti ve sert kış koşullarının neden olduğu aşırı açlık, hayvanların insanlarla etkileşimleri sırasında daha agresif olmalarına neden olmuştu.

    kurtlar, cesetleri yemek için doğrudan asker gruplarına doğru ilerlediler. üzerlerine doğru gelen bu büyük sürüye karşı iki ordu geçici bir ateşkes yapmayı kabul etti ve ortak bir imha süreci başlatıldı. uzun bir süre kurtlarla çatışan alman ve rus askerleri yüzlerce kurdu öldürdükten sonra geri kalanının kaçmasını sağladı ve siperlerine geçene kadar ateşkesi sürdürdüler, ardından da muharebeye devam ettiler.

    -bulge muharebesi*, ikinci dünya savaşı'nın en yıkıcı çatışmalarından bir tanesiydi. yenigliye doğru koşan alman birlikleri, bu son büyük saldırı girişimiyle, müttefiklerin fransa ve belçika üzerinden almanya'ya akınlarına karşı koymaya çalışıyordu.

    yaklaşan noel günü ise, bu muharebenin en yıkıcı zamanında bir huzur anına ilham oldu. noel arifesinde hurtgen ormanı'nda kaybolan üç amerikan askeri, kırsalda bulunan bir alman evinin kapısını çaldı. aile, amerikalıları noel yemeğini paylaşmak için içeri davet etti. daha sonra dört alman askerinden oluşan bir grup da ortaya çıktı ve eve geldi. kimse birbirine ateş etmediği sürece, ev sahibi onları da memnuniyetle misafir edeceğini belirtti.

    her iki taraf da ateşkesi kabul etti. silahlarını kınında bıraktılar, birlikte yemek yediler ve evden olaysız ayrıldılar. almanlar, amerikalıların kendi cephelerine geri dönüş yolunu çizmelerine bile yardım etti.

    -itter kalesi muharebesi, genellikle ikinci dünya savaşı'nın avrupa sahnesinin son çatışması olarak tanımlanır ve almanya'nın resmi teslimiyetinden üç gün önce meydana gelmiştir. adolf hitler'in intiharının ardından birçok alman birliği savaşmayı bırakmıştı ancak yine de bazı birlikler savaşı sürdürmek için motivasyon bulabilmişti.

    bir toplama kampı uzantısı olarak kullanılan itter kalesi, yüksek profilli fransız savaş esirlerini barındırıyordu. nazi almanyası'na hala sadık olan bir ss grubu, bu avusturya kalesini ve esirlerini geri almayı planladı ancak yakında bulunan amerikan birlikleri ve diğer alman askerleri plana karşı çıkmak için bir araya geldiler. iki tarafın askerlerinin işbirliği, harpte iki karşıt ülkenin güçlerinin birleştiği tek zamandı. birleşen alman ve amerikan askerleri, takviye gelene kadar da birlikleriyle savaştılar ve esirleri korumayı başardılar.

    -ikinci dünya savaşı'nda italya cephesi geniş çapta öne çıkmasa da, çatışmanın nihai sonucu için hayati bir önem taşıyordu. ikinci dünya savaşı'nın en acımasız muharebelerinden bazıları çetin italya arazisinde meydana geldi ve rapido nehri çok sayıda ölümün yeri oldu.

    amerikan birlikleri, alman birliklerini geriletmek için rapido nehri'ni geçmek istediler ancak seçtikleri nokta geçmeye uygun değildi. amerikan askerleri üç kez nehri geçmeye çalıştı, ancak her seferinde çok sayıda asker hayatını kaybetti veya ciddi şekilde yaralandı. durum o kadar trajik hale geldi ki, almanlar nehir boyunca iki saatlik bir ateşkes teklif ederek amerikalılara cesetleri almaları için zaman tanıdılar.

    -ikinci dünya savaşı'nda norveç cephesi, müttefikler için büyük ölçüde başarısız geçti. harekatlar sırasında müttefikler, alman birliklerinin norveç'i tamamen işgal etmesini engellemeye çalıştılar ancak işe yaramadı.

    norveç üzerindeki bir hava muharebesi sırasında, bir ingiliz spitfire'ı, yoğun ormanlık alanda bir alman uçağını düşürdü. hemen ardından ingiliz uçağı da düşürüldü. her iki ekip de sağ kaldı ve vahşi doğada ilerlerken birbirleriyle karşılaştılar.

    dil engeline karşı vücut hareketleri ile iletişim kuran düşman havacılar, birbirlerini vurmak yerine birlikte hereket etmeyi kabul etti ve güvenli bir alan bulmak için ekip oluşturdu. yolculuk esnasında terk edilmiş bir otelde kaldılar ve birlikte kahvaltı yaptılar. sonunda, norveçli bir kayak devriyesi ingiliz askerlerini kurtardı ve almanları esir olarak aldı.

    -birinci dünya savaşı sırasında itilaf devletleri'nin taarruzu ile açılan çanakkale cephesi, savaşın en önemli sahnelerinden bir tanesiydi. bu küçük yarımadaya, kral v. george'un çağrısı ile birçok milletten ordular yığıldı. dünyanın bir ucundan gelen avustralya ve yeni zelanda kolordusu'nun* türk kuvvetlerine karşı yürüttüğü harekatlar, son derece yoğun çatışmalara yol açtı. her iki taraf toplamda yarım milyondan fazla asker kaybetti.

    çatışmalarının acımasız doğasına rağmen, taraflar zamanla birbirlerine sempati duymaya başladı. 25 nisan'da fransızların yaptığı kumkale çıkarması ile kara muharebelerinin başlamasının ardından, arıburnu'ndan anzak birlikleri çıkarma yaptı. karaya ayak basan anzak birlikleri, bir bölüklük kahraman türk askerinin son erine kadar sergilediği güçlü direnişine rağmen çıkarmayı tamamladı ve arıburnu sırtlarına yerleşti. yarbay şefik bey komutasındaki 27. alay, anzak ilerleyişini derhal yavaşlattı ve ardından yarbay mustafa kemal'in emri ile bölgeye intikal eden binbaşı hüseyin avni bey komutasındaki kahraman 57. alay, anzak taarruzunu durdurdu. anzak birlikleri çekilme emri istese de reddedildi ve siper kazarak denize bakan yamaçlarda zor da olsa tutundu. ardındaki donanmanın ateş gücü ile inatçı bir direniş gösteren anzak birlikleri yamaçlarda tutunmaya devam etti ve yapılan türk taarruzları durduruldu. 1 mayıs'ta türk ordusu taaruza kalktı ama net bir sonuç alınamadı; sadece siperler daha öne çekildi ve iki taraf burun buruna denebilecek bir mesafede savaşın sonuna dek muharebeyi sürdürdü. 19 mayıs'ta bir büyük taarruz daha gerçekleştirildi ama bir kazanım sağlamadı. 3.000 şehit ve 7.000 yaralı siperler arasında kaldı. 1 ay boyunca iki taraf da net bir sonuç elde edememişti. anzaklar sahilde harap halde, türk ordusu da hemen dibinde aynı koşullardaydı. siperler arasında sigara ve yiyecek değiş tokuşları yapılıyor, askerler birbirlerinin cesaretlerine saygı duymayı ihmal etmiyordu. uzun süren bu siper muharebeleri sırasında ölüler meydanda yığılmış ve sıcak güneş altında çürümeye başlamıştı, bunun üzerine hastalıklar da kaçınılmaz olarak iki tarafı hızlıca vurdu. 24 mayıs günü türk ve anzak askerleri, ölenlerin tümünü gömmek için bir günlük ateşkes yapmayı kabul ettiler ve detaylı bir anlaşma ile bunu centilmence yaptılar, ardından da savaşmaya kaldıkları yerden devam ettiler.
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap