• niye ukte verilmis bilmiyorum ama, okul tarihinin en neseli görünen fakat aslinda en kötü kalbe sahip, masa basi oyunlari yaparak beni sinifta birakmaya çalismis fakat basaramamis ögretmeni. biyoloji hocasidir.

    edit: evet masabaşı oyunlarını açıklıyorum nasıl olsa üzerinden 10 yıl geçti: bu adam ders anlatırken sürekli berbat espriler yapardı. kızlar da bu esprilere hasta olurdu.. biz bi derste bu adamın yaptığı esprileri saymıştık, 90 dakikalık blok derste 55 tane espri yapmıştı.. sonra dersten sonra bunu gidip kendisine söyleyip elini sıkmaya çalıştık, çok sinirlendi tabi.. bu açıdan da tam bir kız-erkek ayrımcısı şerefsizdi kendisi..

    daha sonra bi gün beni, bi tek beni dışarıda bi odaya çağırdı ki, sınıfın en çok konuşan adamı kesinlikle değildim.. "senin gibi bi çocuğun sınıf geçmesini hazmedemiyorum, o yüzden seni sınıfta bırakmak için elimden geleni yapacağım, bu yüzden de sözlü notuna 0 veriyorum" dedi, dün gibi hatırlarım.. yanımda oturan çocuğa bile 30 vermişti.. ve bizden sonra en düşük not 70'ten başlıyordu.. ama ben sonra bir şekil yaptım diğer derslerden kastım ve ortalamamı 60'ın üstünde tutarak sınıfı geçmeyi başardım.. bu sefer de bu haysiyetsiz yıl sonu kapanış töreninde çıktı kıpkırmızı bir suratla, not sisteminin değişmesi gerektiğini, bazı öğrencilerin hiç hak etmeden sınıf geçtiğini falan anlattı.. tabi ben de büyük zevk yaşadım o sırada, zira herkes adamla olan sorunlarımı biliyordu..

    işte böyle de lise2'ye gitmekte olan zavallı bir çocukla uğraşma gereğini kendinde gören, sözde misyoner diye geçinen ama biyoloji, evrim falan öğreten, saçmasapan adamın tekidir. bugün gelsin, gene sevmiyorum kendisini.. fak yu erol altuğ (ismi türkçeydi ama adam amerikalı gibiydi) ve onun gibi tüm öğretmenler..
5 entry daha
hesabın var mı? giriş yap