20 entry daha
  • direkt ve dolaylı vergileri ele aldığımızda doğruluğundan şüphe duymadığım gerçek.

    türkiye'de şirketim vardı 6 sene boyunca teknoloji alanında katma değer üretecek projelere yurtdışından outsource destek verdim. şirketi açmadan önce kafadan hesap kitap yapıyordum. ikinci vergi dilimine girersem şu kadar, en üst vergi dilimine girersem de bu kadar vergi öderim. kalan para beni tatmin eder diyordum. kazın ayağı öyle değilmiş. muhasebeci her ay farklı farklı vergiler için para isteyince acaba muhasebeci beni kandırıyor mu diye düşünmedim değil. zira bu kadar çok farklı kalemde vergi olması akla mantığa aykırı olmalıydı. fakat değil, muhasebecinin günahını almışım*

    yaşadığım ülkede ister akademisyen ol ister simit sat ister devlet memuru ol, en üst vergi dilimine girersen %40 gelir vergisi ödüyorsun başka da bir şey ödemiyorsun. bunu da sene sonunda yapıyorsun. ola ki devletin kabul ettiği giderlerin varsa devlet sana geri ödüyor. her şey çok net. devlet dolaylı vergilerle seni soymuyor.

    türkiye'de geçen yıl enerji sekötüründe hizmet veren bir şirket kurdum. aylık ciroya bakınca çok yüksek bir rakam gibi geliyor. ama devlet 3 ayda bir önce senden %15 gibi geçici vergi alıyor, arada damga, pul gibi envai çeşit vergi alıyor. sene sonu hop gel bakalım %40 vergini de ver diyor.

    sözün özü, devletin her alanda dolaylı vergiyi kaldırması gerekir. örneği kademeli vergi sistemi uyguluyorum diyecek (ki şu anda öyle bir sistem var ve bence adil olan da bu. çünkü çok kazananın daha çok vergi ödemesi gerekir) her kademe için alacağım vergi oranı da şu kadar. bunun dışında da kdv oranı da her üründe sabit ya da en fazla %18 olacak. özel tüketim vergisi gibi saçmalıklara girmeyecek.

    hiçbir iş koluyla alakası olmayan adam, maaşlı adam ya da kendi işini kurmuş adam tek bir vergiyle muhatap olmalı. ben yukarıdaki örneği şirket için verdim ki küçük şirketlerin sayısının artması, katma değer oluşturmaları ekonomiye direkt katkı sağlar.
hesabın var mı? giriş yap