6 entry daha
  • öyle bir ortamda, öyle nitelikteki bir topluluğun önünde ve öyle bir yüz ifadesi ve ses tonlamasıyla söylemiştir ki bu ifadeyi recep tayyip erdoğan, her seyrettiğimde katıla katıla gülmeme neden olmuştur, olmaktadır.

    işin nezaket, aksan vs boyutu bir yana, ki hakkaten bence o durumda "ay rezil olduk elaleme" tarzı yaklaşımların hiç bir anlamı yok, türk mizahının en klişe kalıplarından birisi ete kemiğe bürünmüş bizzat yaşanmıştır o an. turist ömer serisini bi düşünün, levent kırca'yı, cem yılmaz'ı, hatta ne kadar neresinin komik olduğunu bir türlü anlamasam da recep ivediği ve hatta ekşi sözlüğün bolca rağbet gören onyüzbinmilyon başlığını da düşünün. temelde nedir bütün bunların ortak noktası: bize has bazı özellikler vardır, bunları ne bileyim uluslararası arenaya veya uzaya falan taşısan ne komik olur lan düşüncesidir. burada da, skeç olarak değil ama bizzat gerçek olarak yaşanan, kasımpaşalı bir vatandaşımızın kendisini davosta bulması versiyonudur.

    daha önce de yazıldığı gibi: "- one minutes, one minutes - ele vur - olmaz, one minutes - ele vur"

    ha bu o davranıştan utandığım gibi anlaşılmasın. benim tespitimde ne utanç var, ne de övünme, sadece ömrüm boyunca hatırladıkça gülümseyeceğim bir anı olarak görüyorum o enstantaneyi, o kadar *.
116 entry daha
hesabın var mı? giriş yap