16 entry daha
  • öncelikle her şeye rağmen yanlış anlaşılmış olan, milletin sanal uyuşturucu sandığı şey. etki eder mi, nasıl eder, hiç etmez mi, kişiden kişiye göre değişir mi, bunu bilmiyorum. ama kısa bir araştırmadan sonra bu olayla ilgili bir takım doğrulara uğraştığımı düşünüyorum, anlatayım.

    birincisi, öncelikle bu olayın kullanımı pek de basit bir şey değil. öyle üç-beş arkadaş bilgisayarın karşısına geçip, "baba esrar yükle, azıcık da eroin alalım, sonrasında coşarız" falan gibi bir kafa yapısıyla olacak bir şey de değil. bu nedenle idoser kullanıcılarının "hobareey, rapidshare'e, torrent'e bak be, resmen uyuşturucu deposu" gibi bir ruh halinde olduklarını sanmıyorum. resmen zor bu olayın işe yaraması için gerekli kondisyonları sağlamak.

    öncelikle öyle bilgisayar hoparlöründen falan olan bir iş değil, çalışması için mutlaka ve mutlaka kulaklıktan dinlenmesi gerekiyor. yani birden fazla kişinin aynı anda kullanabileceği bir olay değil. idoser'ı kullanabilmek için stereo kulaklık şart. bu bir. o yüzden hoparlörden dinleyip, "bende hiçbir etkisi olmadı" diyorsanız, zaten baştan yanmışsınız.

    ikincisi, internette gezerken, gazete okurken, sözlüğe entry girerken kulaklıklarda çalıştırdığınız idoser'ın hiçbir etkisi olmuyor. azıcık bile etki etmesi için, karanlık bir ortamda bir yatağa, koltuğa, düz bir yere uzanmanız, kulaklıkları takmanız, gözünüzü hiç ışık gelmeyecek şekilde kapatmanız (çoğu insan gözlerini falan örtüyor bunun için), ve kafanızı boşaltarak tamamen dinlediğiniz seslere konstantre olmanız gerekiyor.

    ben uyuşturucuya alışık değilim, beş dakikalık hafif doz alayım mı dediniz? bunu da unutun. işe yaraması için, yukarıda verilen koşulları hiç bozmadan dozu sonuna kadar dinlemeniz gerekiyor. forumlarda bu işler ile kafayı bozmuş olan insanların dozu bitirdikten sonra beş-on dakika daha yatakta uzanmanın etkiyi arttırdığını söylediğini de okudum, o ayrı. ki bu ses dosyalarının en az 20 dakika sürdüğünü (ki bir saate kadar çıkabiliyor süre) ve saçma cızırtı ve vızıltılardan oluştuğunu düşünürsek, dozu tamamlamak bile bir işkence gibi.

    o yüzden, "lan bu bok işe yaramaz", "13 doz eroin aldım bi skim olmadı" falan gibi tepkilere girmeden önce, adamakıllı uğraşmak ve dozları almak gerekiyor.

    bir de şu gerçek var ki, idoser aslında "sanal uyuşturucu" falan değil. evet, kokain, eroin, lsd falan gibi dozlar var, ama sadece bunlar değil. uyumaya yardım eden, baş ağrısını gideren, enerji veren, meditasyona yardımcı olan, uykunun çeşitli bölümlerini simule eden, alpha, beta, theta ve delta gibi beyin dalgalarını etkileyen, hatta steroid görevi gören dozlar bulunuyor. yani tam anlamıyla bir "mood changer" olarak lanse ediliyor idoser.

    bunlar gerçekler.

    kişisel düşünceme göre, idoser'ın palavra olma ihtimali çok yüksek. ama araştırdıktan sonra bir şüphe oluşmadı da değil.

    öncelikle idoser'ın "ses kullanarak beyin dalgalarını etkileme" fasa fisosunun 1839 yılında heinrich wilhelm dove tarafından kanıtlanmış bir olay olduğunu göz önünde bulundurmak lazım. yani ses kullanarak beyni etkilemek mümkün, ama idoser'ın yaptığını iddia ettiği gibi çeşitli uyuşturucuları simüle etmek mümkün mü, bundan spesifik olarak emin değilim.

    bir başka deyişle, doğru uygulandığında idoser yardımıyla alfa, beta, theta ve delta beyin dalgalarına ulaşabilmenin mümkün olması gerekiyor. fakat uyuşturucu, beyindeki çeşitli enzimleri harekete geçirerek çalışıyor. beyin dalgaları etkilenebilse de, bu enzimler ses yoluyla harekete geçirilebilir mi, bu konuda hiçbir fikrim yok.

    bir başka nokta, idoser'ın dozlarının resmi bir siteden parayla satılması ve ciddi satış rakamlarına ulaşması. gerçekten hiçbir halta yaramayan bir şeyi, nasıl böyle satabilirler, veya satabilirler mi, bunu da düşünmek gerek, kimi dozlar 199 dolara falan satılıyor çünkü.

    daha fazla uzatmadan noktalayım; bana kalırsa idoser çalışıyor, ama çalışma prensibinin en temelinde yatan olay placebo etkisi. belki sesler beyni placebo'ya daha zayıf hale getiriyor, yanılmasını kolaylaştırıyor olabilir. ama sonuçta olay insanın kafasında bitiyor.

    uzun zaman sonra, ancak ciddi olarak denendikten sonra gelen edit: yok lan, bir boka yaradığı yok. inanmayın.
49 entry daha
hesabın var mı? giriş yap