56 entry daha
  • peşinen kimseyi suçlu ilan etmek istemem, sınavda full çekenleri toptan kopyacılıkla itham etmek de istemem.
    ama böyle bir ihtimalin varlığına kesin inanırım.
    üstelik böylesine bir tezgahın kesinlikle tek bir odak tarafından organiza edilebileceğini düşünürüm: gülen cemaati

    neden mi?
    bu cemaatin yıllardan beri nasıl çalıştığını gayet iyi bilirim.
    "abi"lerin sorumluluklarında olan çocuklar ve gençler için nasıl kariyer planlaması yaptıklarına defalarca şahit olmuşumdur.

    şöyle ki: bu abiler örneğin sorumlulukları altında olan ve üniversite çağına gelen bir çocuğun hangi üniversiteye, hangi bölüme gitmesi gerektiğine karar verirler (hepsi için değil tabii, özellikle seçilmiş olanların). örneğin çok başarılı bir fen lisesi öğrencisi için iyi bir vakıf üniversitesinin kimya lisans bölümünde (burslu) karar kılarlar. çünkü yakın bir gelecekte çok sayıda yeni üniversite açılacak, hatta bizzat cemaat tarafından yeni öğretim kurumları kurulacaktır. buralara öğretim görevlisi gerekecektir. bu yeni kurulacak üniversiteler tabii ki cemaat dışında birilerine bırakılamaz. o yüzden şimdiden kadroların yetiştirilmesi gerekir. bu amaçla, çok başarılı bir öğrenci olan genç sınava girer ve rahatlıkla belirlenen üniversiteyi kazanır. lakin okuduğu bölümü hiç sevmemiş, istememiştir. ikinci yılın sonunda not ortalaması düşer, burs kesilir. maddi imkanı olmadığı için okulu bırakmak zorunda kalır. tekrar sınava sokulur, ama bu kez anadolu'daki bir üniversitede iktisat bölümünü kazanır. gerçi okulu bu kez bitirebilirse nerede çalışacağı çoktan bellidir. maliye bakanlığı'nın denetim birimlerinden birinde çalışacaktır. 4 yıl sonra okulu bitirir ve planlandığı gibi maliye bakanlığı'nda hesap uzmanlığı sınavını kazanıp göreve başlar.

    bir başka örneğimiz ise genç bir lise mezunudur. ona polislik uygun görülür. emniyete girecektir. sınav mınav hiç sorun olmaz tabii. planlandığı gibi emniyete girer.

    diğer bir örneğimiz ise daha da ilginç. bu kez kariyer planlaması yapılan genç, aslında genç bile değil, bir çocuktur. deniz lisesine sokulmasına karar verilir. sorun şu ki annesi ve ablası türbanlıdır. talimat gelir, türban çıkarılacak. türban çıkarılır. çocuk liseye kabul edilir. sonra bir başka talimat daha: çocuk ziyaret dahi edilmeyecek, hatta tatillerde ailesinin yanına dahi gelmeyecektir. aile yatılı okuyan çocuklarını ziyarete dahi gitmez. çocuk, tatillerde ailesinin yanına gelmez, yıllar boyunca. öyle ki, ailenin komşuları öyle bir çocukları olduğunu dahi bilmez. sonuçta çocuk mezun olur, deniz harp okuluna girer. orayı da bitirir ve cemaatin deniz kuvvetlerine soktuğu değerli bir eleman olarak faaliyetlerine devam eder. bu arada, çok alakasız bir konu ama, bu darbe iddiaları olaylarında habire bazı belgeler sızdırılır dışarı ve bir sürü insan merak eder, nerden geliyor bu belgeler diye. bir kısmı bu belgelerin düzmece olduğunu düşünür. ben hiç merak etmem mesela. düzmece olduklarını da düşünmem...

    yukarıdaki örneklere ilave olarak, deniz harp okulu yerine hukuk fakültesi, deniz kuvvetleri veya maliye bakanlığı yerine adalet bakanlığı, hesap uzmanı yerine savcı şeklindeki örnekler de mevcut elbette. lakin daha da uzatmayalım.

    gelelim kpss'ye. bildiğiniz gibi kpss, kamu personeli seçme sınavı, devlet kadrolarında görev yapacak memurların işe alım sürecinde aşılması gereken bir aşama. belli puanları tutturamayanların kadrolara atanması mümkün değil. şimdi siz yıllar öncesinden kariyer planını yaptığınız, hangi üniversitede ne okuyacağına karar verdiğiniz insanların bu kıytırık formalite sınavı kazanamamasına, yani yatırımlarınızın boşa gitmesine izin verir miydiniz? üstelik elinizde gayet başarılı bilişimciler varken ve bunlar da devletin kadrolarına çoktan yerleştirilmişken!! mernis'te kat kat büyük tezgahları organize etmişken ösym sonuçlarına müdahale etmek çocuk oyuncağıdır.

    yukarıda saydığım örnekleri bir arkadaşından falan duymayıp bizzat şahit olan,
    son iki seçimdir tam da seçim öncesinde, hiç tanımadığı iki kişinin esrarengiz bir şekilde kendi adresine kaydının yapıldığına, bu kişilerin seçimlerde kendi adresinde ikamet ediyormuş gibi oy kullandığına, seçimin hemen ertesinde de yine esrarengiz biçimde ikamet kayıtlarının silindiğine şahit olan birisi olarak bu cemaatin neler yapabileceğini biliyor ve kpss'de her türlü üçkağıdın yapılmış olabileceğine inanıyorum.

    (merak edenler için not: seçimde benim adresimdeymiş gibi oy kullananları araştırdım. tahmin edilebileceği üzere cemaatçi çıktılar. kimlik bilgileri de elimde, suç duyurusunda bulanacağım)
921 entry daha
hesabın var mı? giriş yap