2 entry daha
  • lorenzo da ponte yakışıklı her çiçekten bal almayı seven çapkın bir rahiptir bir yandan da şiirler yazmakta bu da diğer rahipleri yaşantısıyla birlikte rahatsız etmektedir… sonunda olan olur yakışıklı rahibimiz kutsal engizisyon kararıyla 15 yıl sürgüne gönderilir… ancak ona küçüklüğünden beri sahip çıkan dostu giacomo casanova’nın sayesinde sürgüne gönderildiği viyana da sallieri ile tanışır ve hayatı tamamen değişir…

    sallieri ponte’yi mozart ile tanıştırır ve ikili ilk olarak figaro’nun düğünü’nünde beraber çalışırlar mozart besteler ponte yazar daha sonrada don giovanni operasını yeniden kurgularlar… işte filmimizde don giovanni operasının yazılma sürecini ponte cephesinden bize anlatmakta… yaşadığı hayat ve operadaki giovanni karakterinin benzerlikleri bir nevi ponte’nin kendi hayatını kaleme aldığı bir eser olduğu filmin de asıl vurgusunu oluşturmakta… ponte’nin aşkı bulması yaşadığı hayat ve mozart ile ilişkileri filmin merkez noktası aynı zamanda…

    ben deniz don juan filmini sevdiğimi söylemeliyim ancak bir şerh düşerek film tamamen opera tutkunları için çekilmiş ve kurgulanmış … filmde mekan olarak kullanılan sahici yerler neredese yok gibiydi hemen hemen tüm mekanlar dekordu bildiğiniz dekor evler, kitaplık süsü verilmiş duvar kağıtları …dikkatli seyircilerin gözünden kaçmayacak şekilde dekor olduğu belli bir çok sahne vardı filmde yani kendisi bile bir dekor alt zemininde kurgulanmış bir film ben deniz don juan … bu açıdan bazı film detayları diyalogları olmasa kendimizi bir operada hissetmemek neredeyse imkansızdı … ancak buna rağmen keyifli bir filmdi ara ara sıkıcı bir atmosfere bürünsede geçer not almayı başardı benden … 10/6.
hesabın var mı? giriş yap