8 entry daha
  • 10 kasım 1938 sabahının ardından o güne kadar yaşananların süregelen bir devrim/ler süreci olduğuna ikna olan ( ve ikna edilenler! ) çoğu, resmi ideoloji güdümlü "aydın" tarafından dile getirilen niteleme... kurtuluş'tan amaç da mütedeyyin ahaliye egemen olan düşünceleri baz alan bir siyasal partinin yürütme erki olarak siyasal iktidara gelmesine engel olabilmekti.

    engelleme çabaları içinde hangi araçların kullanıldığının ( köy enstitüleri ile içe hapsetmeye devam ), hangi dayatmaların yapıldığının ( açık oy gizli tasnif ) ve hangi ideolojilere ( türk-islam sentezli ırkçılık ) yasal olarak legal koşulların sağlandığının ve hatta cuntaların, hapishanelerin, işkencelerin varlığının da önemi yoktu.

    ...hatta bu uğurda kazara bir kendini bilmezliğin kurbanı olup sansaryan handa, tabutluklarda somut olarak cezalandırılanlar dahi işkencecileri ile barışmak durumundaydı.

    türkiye'de 68 kuşağının ağırlıklı dilimi çantasında nutuk bulunmuş che hayranlığı ile muzdarip bir romantizmden başlayıp an itibarı ile ulusalcılık olarak tabir edilen ırkçılıkta karar kılmakla malul idi.

    misak-i milli bilinci anti-emperyalist olmakla eşdeğer alınınca süregelen her cins ırkçı ulusalcı ve alt emperyalist tasarruf "iç"e dönük olduğu kadarı ile demokratik devrime ( mdd ırkçılığı ) dair olur. oysa ki bu açık açık faşizme giden yoldur... zira islam da bir cins sentez ile milli karaktere bürünebilir... nitekim 34 kürt köylüsü'nün katledildiği roboski ( uludere ) olayı da bu milli karakterce ortak sahiplenilir.

    68 kuşağı elleri kürt, gayrı müslim ve alevi kanı ile belenmiş bir ideolojiyi marksist sol içine taşımakla malüldür.
21 entry daha
hesabın var mı? giriş yap