5 entry daha
  • anadolu’da milattan önce yaklaşık olarak 5800 ile 3500 yılları arasına tarihlenen kalkolitik çağ, ismini doğrudan bakırdan almaktadır. (khalkos=bakır, lithos= taş. bakırtaş.) türkçeye bakırtaş olarak çevrilen bu sürece ileri üretici dönem veya gelişkin köy dönemi gibi adlar da verilmesi uygundur. daha çok 6. binyılın ilk yarısı ile 4. binyılın sonları arasına tarihlenen kalkolitik çağın en önemi özelliği bakır aletlerin giderek taş aletlerin yerine alacak şekilde sık ve yaygın olarak kullanılmaya başlanması ve kökleri erken neolitik döneme dek götürülebilen, çok büyük alanlara yayılan farklı sitillerdeki bezemeli çanak çömleklerdir. anadolu’nun, özellikle de iç anadolu bölgesi’nin (konya ovası ve göller yöresi) neolitik çağ kültürlerine son veren büyük yangından sonra anadolu’nun kalkolitik döneme girdiği kabul edilir.

    bu büyük yangınlar, yerleşim merkezlerinde bulunan yangın tabakaları genel olarak içeriğini ve niteliklerini bilemediğimiz göç dalgalarına bağlanmıştır. ancak yine de hem iç anadolu için, hem de anadolu’nun diğer bölgeleri için geç neolitik çağ ile erken kalkolitik çağ’ı tam anlamıyla birbirinden ayırmak, bu iki kültürün ayırıcı özelliklerini belirgin şekilde ortaya koymak bir hayli zordur. çünkü iç anadolu ve batı anadolu’nun bazı bölgeleri hariç diğer bölgelerde bu iki dönem arasındaki geçişte, anadolu’da teknik gelenekler açısından herhangi bir kesintiden bahsetmek mümkün değildir. aksine bir gelişim ve devamlılık söz konusudur.

    bununla birlikte erken kalkolitik merkezlerini geç neolitik’ten ayırmamıza yardımcı olacak bazı özellikler de mevcuttur. örneğin en başta bakır madeninin daha sık ve düzenli kullanımı, ve bakırın taşın yerini alması gelir. bakırın daha yaygın kullanılmaya başlanması maden teknolojisindeki gözle görülür ilerlemeyi de ortaya koymaktadır. örneğin döküm tekniği ile iki ayrı maden filizinin birlikte eritilerek kullanılışı, kalkolitik çağı ortaya koyduğu yenilikler arasındadır. çanak çömlek üretimindeki çeşitlilik ve bolluk, yeni tarzda çömlekler ve bu yeni tarz çömleklerin geniş alanlara yayılması, daha geniş alanları kapsamaya başlayan ticaretin izleri, kalkolitik çağın belirgin özellikleridir.

    geç neolitik çağda anadolu’nun basit köy topluluklarınca iskan edildiğini biliyoruz. kalkolitik dönemde, neolitik çağın çiftçiliğe dayalı besin üretimi, yerleşik köy yaşantısı, birçok yerde bu özelliklerini koruyarak devam etti. iç ve batı anadolu’daki yangın tabakaları ile (ve dolayısıyla göç ve istilalarla) ilişkilendirilen kesinti sebebiyle neolitik yenilikler, buna benzer bölgelerde zamanla ortadan kalktı ve bu merkezlerde bir gelişim, süreklilik görülmedi. buna karşılık pozitif coğrafi özellikleri nedeniyle bazı bölgelerde köy yaşantısı yeni bir dönüşüm geçirerek, daha sonra “kent, devlet ve imparatorluk” gibi ekonomik, sosyal ve siyasi sistemlerin çekirdeğini oluşturacak olan “kasaba”ya dönüştü. ileri düzeyde üretimin görülmesi, maden teknolojisinin gelişmesi, bakırın yaygınlaşması, özellikle çanak çömlek teknolojisindeki gelişim ve bu ürünün ticaretinin yaygınlaşması ve çok geniş sahalara yayılması, nüfusun artması ve dolayısıyla yerleşim yerlerindeki artış, kalkolitik dönemi “tarımcı köylerin kentleşme sürecindeki ilk basamak” olarak değerlendirmeyi gerekli kılmaktadır.

    anadolu’nun kalkolitik dönemi genel olarak iki kültür dönemine ayrılmıştır. erken kalkolitik ve geç kalkolitik çağ. ayrıca topografik yapı sebebiyle yine farklı kültür bölgeleri söz konusudur. batıdan doğuya doğru bu kalkolitik kültür bölgeleri şu şekilde sıralanabilir: trakya ve kuzeybatı anadolu, göler bölgesi, konya ovası, çukurova, doğu ve güneydoğu anadolu.
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap