22 entry daha
  • misal beni degistirmislerdir: hikayesini buyrun:
    sen kalbimin tam orta yerine nişan almadan önce ben sadece nefes alıp veriyordum. bir kalbim olduğunu unutmuş, hayat çarkının içinde, kafam devekuşu gibi kendi hayatıma dönük, zaten abuk subuk haberler ve dizilerden oluşan televizyonu 2-3 saat miki fare ve pocoyo için açıyor, facebooku da "büyüdü mü oğlan" diye soracak olan herkese bir kerede ulaştırmak amaçlı fotograf koyup çıkmak için kullanıyor, ekşi sözlükte "ben" butonu dışında birşeye basmadan 2 dakika kalıp çıkıyordum. twitteri ise anlamamıştım bile -ki teknoloji özürlü değilimdir- anlamak için vakit harcamamıştım...

    korkunç bir yanılgı içindeydim. bırak türkiyeyi, dünyada artık birşeyleri sorgulayan insan kalmadığını, kimsenin kimse için birşey yapmadığını, insanların bencilleştiğini, birbirine yabancılaştığını ve en kötüsü de hakkaten en az yüzde ellisinin sen ve senin gibilere üç kuruş için yaltaklık ederek yaşadığını düşünüyor, amaaan o zaman ben bu güzel kafamı bu yaştan sonra yormayayım dünya meselelerine diyordum. zira gençliğimde çoooook yormuş, kendimce mücadelesini de vermiştim... inan bana akılalmaz bir biçimde vazgecmiştim, hiç umudum yoktu...

    ama şimdi ne oldu biliyor musun? sen benim kalbime nişan aldın... bi baktım birkaç genç önüne durdu, bi daha baktım bunu haber yapmaya calisan gazeteciler var, kafamı bi çevirdim gönüllü doktorlar koştu, elimi uzattım milyon kişi tuttu, facebook-twitter gözlerimin yıllardır aradığı"nerede o eski camdan bakan komşular, mahalleye sahip çıkarlardı" diyerek özlediğim komşular gibi seslendi, komşular dedim de ne şenlikli tencere tava muziği yaptık onlarla... 6 yıldır oturduğum mahallede apartmanımdakiler dahil isimlerini bilmiyordum oysaki şu güne kadar... zaten durduk yere vazgecmemistim... kendimizi yalnız zannediyorduk biz bu devekuşları... öyle güzel oyun etmişsiniz ki, birbirimiz göremiyor-görmüyorduk...

    ama benim kalbim özgürlüktü... vuramadın be abi... öyle pır pır ediyor ki şimdi, manasız bir inat uğruna çektirdiğin acılarla yaralı, biraz heyecanlı, biraz üzgün ama artık uçmadan duramaz... kanatlarıyla sarar tüm bu güzel insanları, büyür kocaman olur, olgunlaşır ve uçar yeniden... darısı senin başına... sende birgün tek başına değil, birlikte özgürlüğü yaşamanın tadını alır da, bencil değil bizcil olursun... unutmadan bencilliğin tanımı sadece ben değildir gözümde, ben ve benim gibiler dersen bencil olursun... bizim gibi rengarenk bir mutluluğu yaşamak ve anlamak nasip olursa sana, zaten sorunumuz kalmayacak inan bana...
35 entry daha
hesabın var mı? giriş yap