96 entry daha
  • takvim yaprakları 11 temmuz 1995'i gösteriyordu, bosnak çocuklar srebrenitsa'daki ufak evlerinde annelerine sarılmış, korkak gözlerle camdan dışarıya bakıyorlar, bir yandan da dışarıda bağırarak konuşan yeşil üniformalı, asık suratlı adamların neden burada olduklarını soruyorlardı babalarına. verecek cevapları yoktu babaların, yaşlı gözlerle bakıyorlardı sadece evlatlarına.

    kırıldı evlerin ahşap kapıları, önce son defa direnen babalar hedef oldu kurşunlara, sonra anneler kucaklarındaki evlatlarıyla beraber katledildi, sırp askerlerinin kahkahaları eşliğinde.

    o çocuklar bugün 20'li yaşlarda olacaklardı, aynı bizler gibi. tabi ufacık bedenlerine saplanan o mermiler patlamasaydı evlerinde.

    kimse duymadı ama, bosnak bir çocuğun söyledikleri her şeyi anlatmaya yetiyordu belki de:

    "çocukları küçük mermilerle öldürürler değil mi anne?"

    hiç tanımadığım binlerce boşnak kardeşimin katledildiği, 18 yıl sonra hatırladıkça kalbimi acıtan, içimi burkan soykırım.
925 entry daha
hesabın var mı? giriş yap