the house cafe
-
ogrencilik donemi.
para yok.
e çalışalım dedik.
mekan: caddebostan the house cafe
mevki: runner*
ah o zencefilli naneli light limonata isteyen cadde tikileri.
ah elmasız apple martini isteyen einstein'lar.
ah 2000 lira hesap odeyip 5 lira bahşiş bırakan vicdansızlar.
aaah antrikotu makarna zanneden gundiler.
hepiniz aklımın odalarında saklısınız canlarım.
ve tabiki garson ümit. sana burdan selam olsun diyerbakırlı sevimli şey seni.
aziz cemaat kulak verin:
cafeye üç karşı cins mahlukat* girer
masalarına otururlar. biri kalkıp tuvalete dogru yurumeye başlar.
mahlukat gozden kaybolduktan sonra garson ümit yanıma gelir ve şu diyalog gerçekleşir.
garson ümit: nasıl? siker misin
istenmeyen kuzen: yok be ümitciğim çok zayıf sevmiyorum ben*
garson ümit: değil mi ama? şöyle vurdun mu dalganacak.
istenmeyen kuzen: ...
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap