523 entry daha
  • geçen gün avcılar metrobüs durağında saat 17:00'de yani okuldan çıkmış, en yoğun saate denk gelmenin endişesi ve son derse kadar kalmış olmanın yorgunluğu ile üniversiteli ve liseli gençler metrobüs kapı hizasına denk gelebilmek için bekliyorlardı. orta yaşlı teyzenin biri de sırtlarında otuzar kilo çanta taşıyan bu gençlerin oturma umutlarına çok içerleyip, ağzına geleni sayarak binip gitti. ben de her gün maltepe'den avcılar'a yirmi-otuz dakika yürüme, metro ve metrobüs aracılığıyla sabah 7'de evden çıkarak ulaşan ve 19:00 civarı evde olan biri olarak, sıkça şahit olduğum bu zihniyet üzerine resmen taşlaştım. oturabildiğim zaten bir metrobüs var, onda da kim bilir kaç dakika bekliyorum kapı denk gelsin diye de öyle binip oturuyorum, neden yer vereyim sadece yaşının 50'yi geçmesi bakımından kendinde her daim oturma hakkı gören dinç amcaya/teyzeye? ki zincirlikuyu'nun bomboş olduğu bir saatte bunlardan biri ben metrobüse binmeye çalışırken beni kolumdan savurup geri çekti ve "önce ben canım." diyerek kendisi bindi. o hareketine rağmen ikimiz de oturduk. 1 durak sonra da indi.

    zaten bizim kültürle yetişmiş kimse koltukta oturma hakkına parasını verip vermeme gözüyle bakmıyor. ihtiyacı olan insan bindikten sonra dakikalar içinde birinin kendisine yer vermesiyle oturabiliyor. gelip başımda söylenebilecek kadar enerji sahibi kişiye o ana kadar kimse yer vermediyse hakikaten buna ihtiyacının olduğu düşünülmüyordur görüntüsü itibariyle.

    tanım: yorgun gençtir, belki hasta gençtir. sadece yaşı itibariyle mutlaka oturarak yolculuk etmesi gerektiğine inanan insandan daha fazla hak ettiğini düşünüyordur oturmayı.
1395 entry daha
hesabın var mı? giriş yap