352 entry daha
  • dümdüz yazan adam.

    kendisi oyunlarını adeta bir bilinç akışıymışcasına yazmış bir kişiydi. oysa biz onu o kadar günümüz tiyatrosu ve teknikleri ile düşünmekteyiz, sanki perde, sahne ve yönlendirmeleri olmayan bir eser yazamazmış gibi.

    ama yazıyordu, dümdüz, olduğu gibi, kısa hikaye, roman ya da romancık gibi.

    shakespeare'in tiyatro eserlerinin yazılı olarak toplanması bile çok daha sonraları oluyor.

    1709 yıllarında (shakespeare'in ölümünden neredeyse 100 sene sonra) nicholas rowe denilen bir şahıs eserlere strüktürel bir düzen getirmeye niyet ediyor. bu bir bakıma da dönemi ile alakadar. shakespeare'in deneyselliği ve yeniliğine, dönemin düzen anlayışını getirmek ile ilişkili. rowe, eserleri sahnelere ve perdelere ayırmış, sahne yönelendirmeleri eklemişti, böylelikle eserin daha "nizamlı" olduğunu düşünmüştü belki de, shakespeare'in bunu akıl edemeyeceğini mi düşünmüştü artık nedir.

    ve ne tuhaftır ki, sanırım rowe'un yaptığı daha pratik bulunmuş ki, yaptığı değişiklikler günümüze kadar devam etmekte. eserleri hala perdelere bölünmüş şekilde okumaktayız. hani bu sanki joyce'un yazdığı eserleri, "çok karışık olmuş, şunları bir bölümlere, başlıklara ayıralım" deme minvalinde bir hareket. ya da picasso'nun bir eserini "çok karman çorman çizgiler, şunları bir düzeltelim" demek gibi.

    ne kurcalıyorsun be adam!
893 entry daha
hesabın var mı? giriş yap