26 entry daha
  • ırkçılığın şekil ve tarzının değişmesinden dolayı; tüm türkiye' de olanın sözlüğe yansımasıdır. eskiden bu topraklarda ırkçı denilince akla, ferdi tayfur dinleyen, sivri burun ayakkabılı tipler geliyordu.

    şimdi şekil olarak çok daha farklılar, gidin facebook sayfalarına bakın; duvarlarında bir can yücel, bir sabahattin ali yazısı kesin görürsünüz, 3 haziranda nazım' ı anar, 2 temmuzda sivas katliamını lanetlerler. hipster sakallı ılıklara, elmas dövmeli kezolara evrildiler. boş zamanlarında charles bukowski okuyup, jazz müziğe merak saldılar.

    ırkçılığın bu elit ve havalı dönüşümü sayesinde, onu daha rahat kucaklayabiliyorlar. ama hiç bir farkları yok. eski versiyonları kadar cahil, eski versiyonları kadar nefret dolular. isimlerini andıkları, sözlerini paylaştıkları aydınlarla, devrimcilerle hiç bir alakaları yok. ha eskiden de bunlar gibi rasyonel eğitim sistemine inanmak haricinde, diğer faşistlerden hiç bir farkı olmayan, ekonomik seviyeleri orta ve üstü bir kesim var mıydı elbette vardı.

    yalnız o insanlar solcu gibi takılmıyorlardı, merkez sağ beyaz türk bir partinin etrafında disko disko yapıyorlardı. bu gencolar, aktivist falan bir de; sorsan devrimci, aydın tombiş insanlar. bir yanılgının içindeler; manu chao dinlemeleri onları daha az ırkçı yapmıyor. today it's raining bitcass !
181 entry daha
hesabın var mı? giriş yap