7 entry daha
  • akademisyen olanı aşağıdaki metinleri bir makalesinde kullanmış olan şahsiyettir:

    "yediği tokata karşılık verme isteğiyle yanmasına rağmen bir türlü o gücü kendinde bulamadığı için dünyaya lanet okuyan, canı yanmış bir insan ..."

    "... ötekiye yalnızca bir araç muamelesi çeken çıplak bir söylemsel şiddet ..."

    "sözcüklerin çoğu, söylemin akışında çoğu zaman mecburiyetten, yani dile öylesine geldiği, kafaya öyle estiği için kullanılır ..."

    "'alnı secdeye değen adam bu dünyaya kulluk etmez hocam'." (savlama olarak değil, varolan bir argümanın belirtilmesi)

    "'köle, dünyaya egemen olan çoktanrıcı efendiye bağımlı olduğu sürece, vatandaşın tümel değerinden pay alamaz ve kişisel ya da tikel değerinin tümel olarak bilinip-tanınmasını sağlamayı başaramaz. tanrıya - önünde herkesin (mutlak kölelik içinde) eşit olduğu mutlak efendiye - inanarak, insan-efendiye bağımlılıktan kurtulur. ...'" (kojeve'den alıntı)

    "...'hiç kimse iki efendiye kulluk edemez' ..." (matta incilinden; yine bir savlama olarak değil)

    "'... dünya/geçmiş, bize zaten daima öyküler olarak sunulur ve bu öykülerin gerçek dünyaya/geçmişe karşılık gelip gelmediklerini, bu öykülerden (anlatılardan) sıyrılarak bilemeyiz; çünkü 'gerçeklik'i 'zaten her zaman' (var olan) bu anlatılar oluşturur'." (jenkins'ten alıntı)

    "sürekli birikmek, bittikçe genişlemek, genişledikçe şişmek zorunda olan bir sermaye türünü geliştiren üretim tarzı olarak kapitalizmin, birçok farklı medeniyeti ve toplumsal formasyonu barındıran yerküreyi, heterojen dünyayı, batı avrupa kökenli bir fetih ve kolonileştirme yoluyla tek bir dünya haline getirerek tek bir tarih yazdırmaya başlamasından önce herkesin tarihi kendineydi."

    "güç ilişkilerini içerir, güç ilişkileri tarafından kurulur tarih."

    "kojeve'nin hegel yorumuna göre, özbilincin esası bir tanınma savaşımından ibarettir."

    "'... özbilinci ve insansal gerçeği doğuran isteklerin tümü, sonuç olarak, 'kabul edilme' isteğinin bir sonucudur.' ..." (kojeve'den alıntı)

    "... ötekiyi, artık dar'ül harp adıyla değil de ötekinin kendi kendine yakıştırdığı adla tanıması ..." (osmanlı'da gerileme sonrası yaşanan dönüşüm ifade ediliyor)

    "...imparatorluğun yönetim aygıtınca tasarlanan tüm ıslahatlar, gerçekleştirilen tüm değişimler değişmeme amacına dönüktür. ... bu bir iktidar konumudur, hükümranlık, yönetici konumudur, yönetici katmanın konumudur. her şey devleti kurtarmak içindir."

    "'...siyah özne açısından, beyaz öteki arzu edilebilir olan her şeyin, benliğin arzuladığı her şeyin tanımlanmasına hizmet eder. ...'" (loomba'ya atıfla bir fanon alıntısı)

    "türkiye'deki postmodern modernleşmenin ürettiği ironilerden biri, çarıklıların batı'yla, kendi geleneksel simgelerindenve kaynaklarından ödün vermek, feragat etmek şöyle dursun, tam da bu simgelerden beslenerek çok daha iyi aşık atabilecekleri iddiasıyla ortaya çıkarak köle-efendilerine kafa tutmalarıdır."

    not: "gerilik bilincinin doğuşu olarak osmanlı-türk modernleştirilmesi" başlıklı, kasım/00'da yayımlanmış bir makaleden, yazımı aynen korunarak alınmıştır.

    bir de şöylece dipnotlar var:

    "... ilk başlatma meselesini öne sürmek, esas meseleyi çözümsüzlüğe mahkum ederek kapışmayı, çatışmayı kaçınılmaz kılmak anlamına gelir."

    "... 'neler olup bittiğini gayet iyi anladığımız', ama bu olup bitenleri genişletebilmek ya da güçlendirmek ya da öğretmek ya da 'temellendirmek' amacıyla kodlamak istediğimizde epistemolojik, 'neler olup bittiğini anlamadığımız, ama bunu kabul edecek kadar dürüst olduğumuzda' da yorumbilgisel bir tavır almışızdır." (rorty'nin görüşü olarak megill'den alıntı)

    "'... günümüzden önce yazılmış olanlar birer yasa değil, kılavuzdur. gerçeğe giden yol herkese açıktır; çünkü ona henüz tam olarak ulaşılabilmiş değildir'." (gilbert de tournai'nin ifadesi olarak gimpel'den alıntı)
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap