6 entry daha
  • fibrokistik değişiklikler (fkd) memenin en sık karşılaşılan lezyonlarıdır. her ne kadar sıklıka “fibrokistik hastalık” olarak isimlendirilseler de esasen hastalık değil, daha çok patolojik veya anatomik bir düzensizlik olarak karşımıza çıkarlar. çoğunlukla 30-40 yaşındaki kadınlarda görülürken, hormon replasman tedavisi görmeyen postmenopozal kadınlarda nadirdir. en önemli etkenin östrojen hormonu olduğu düşünülmektedir. ancak 18-22 yaş arasındaki fazla alkol alan kadınlarda daha sıklıkla görülmektedir. fibrokist adı altında oldukça değişik yelpazede histolojik değişiklikler bulunmaktadır. buradaki lezyonlar daima meme epitelinin benign karakterli değişikliklerini içermekte olup, sıklıkla normal meme histolojisinde de bulunurlar. fibrokistik değişikliklerin mikroskobik bulguları arasında kistler (gross, makroskopik), papillamatozis, adenozis, fibrozis ve duktal epitelyal hiperplazi bulunur. fkd’de ileride malignite gelişme riski artmış olsa da gerçekte bu risk özellikle (atipi varlığında olduğu gibi) epitelyal komponentin proliferasyonunda söz konusudur.

    belirti ve bulgular. fkd’ler genellikle herhangi bir semptom vermeyen kitle şeklinde tesadüfen saptanırlar. ancak ağrı ve hassasiyet de sıklıkla kitleye eşlik eder. bazen meme başı akıntısı da olabilir. bazı hastalarda premenstürel dönemde kistlerin genişleme eğilimi nedeniyle konforsuzluk hissi gelişebilir. büyüklüğüne göre fluktuasyon vermek, aniden ortaya çıkmak veya kaybolmak sıklıkla karşılaşılan özellikleri arasındadır. sıklıkla multipl veya bilateral olabilir ve bazı hastaların anamnezinde menstrürasyonla ortaya çıkıp-kaybolan meme kitlesi vardır.

    tanı. klinik olarak fkd ile kanseri birbirinden ayırt etmenin mümkün olmadığı durumlarda mutlaka biyopsi yapılmalıdır. biyopsi için ince iğne aspirasyon biyopsisi (iiab) kullanılabilir. eğer aspirasyondan sonra sürekli nüks varsa veya biyopsi sonucu benign gelmesine rağmen klinik olarak malignite şüphesi devam ediyorsa kitleye eksizyonel biyopsi uygulanmalıdır.

    tedavi. eğer biyopsi veya anamnez ve klinik ile fkd tanısı konduysa, kistin aspirasyonu lezyonun kistik olduğunu doğrulamak veya sadece ağrıyı gidermek için uygulanmalıdır. daha sonrasında hasta takip edilir. takipler sırasında sıvının görülmemesi veya sıvının kanlı olması, kitlenin aspirasyondan sonra varlığını devam ettirmesi veya takipler sırasında bir kitle saptanması durumunda biyopsi yapılmalıdır. ağrı ile birlikte olan yaygın fkd, travmadan kaçınarak ve destek amacıyla gece/gündüz sutyen takarak tedavi edilir. topikal non-steroid antiinflamatuar (nsai) ilaçlar da denenebilir, ancak tedavide hormon ilaçlarının yeri yoktur. aşırı ağrıları olan hastalarda sentetik bir androjen olan danazol kullanılabilir. danazol gibi tamoksifen de tedavide kullanılabilirse de yan etkileri nedeniyle bu tür ilaçlardan mümkün olduğunca uzak durulmalıdır. postmenopozal kadınlarda ağrıyı azaltmak için (eğer kullanıyorlarsa) hormon replasman tedavisi bıraktırılmalıdır. fkd’de kafein kullanımının bıraktırılmasının rolü tartışmalıdır. bazı hastalar kahve, çay ve çikolata tüketiminin kısıtlanmasından fayda görebilirler.
18 entry daha
hesabın var mı? giriş yap