7 entry daha
  • bırakın böyle bir albüm, böyle bir şarkı yapabilseydim, bu dünyadan ben de elimi eteğimi çekebilirdim... zira kendimi görevimi tamamlamış hissederdim.

    bazı albümler vardır, size yeni ufuklar açar. o albümü her dinlediğinizde büyülenirsiniz, yer yer 'ulan bunu nasıl yapmışlar?!' dersiniz. o albüm sizin müzikal beğeni eşiğinizi yukarı taşır. albümlerin bunu yapabilme kapasitesi vardır zira. sizi alır 5'ten 8'e çıkarır. öteki gelir 8'den 11'e zıplatır. bu biraz korkutucu bir şeydir de aslında. çünkü o albümleri dinledikten sonra, size sunulan başka albümleri kolay kolay beğenemeyeceksinizdir, ki bunun burun büyüklüğüyle zerre alakası yok. müşkülpesentlik mi peki? belki, sanırım. bu biraz, uyuşturucu kullanmak, biraz seks gibi bir şey. bir kere en üstü gördükten sonra daha aşağısı, isteseniz de sizi kesmeyecektir.

    from gagarin's point of view böyle bir albüm. yeni ufuklar açıyor sana. farklı şeyler düşündürmeye zorluyor. sadece müzikle açıklayamıyorsun çalıp duran şeyi. başka bir şeylere ihtiyaç duyuyorsun. tanımlayamıyorsun çünkü olan biteni tam anlamıyla ve layıkıyla. albümü genel olarak caz diye nitelendirebilirsin, ama belli bir noktada artık janrın da önemi kalmıyor. dolayısıyla ben from gagarin's point of view'e salt bir caz albümü demeyi pek doğru bulmuyorum. o, bir müziğin olması gereken bir form. müzik, olsa olsa böyle bir şey olmalı diyorum her dinlediğimde. 'her dinlediğimde' zarf tümlecinin altını çizmekte fayda var.

    keşke imkanım olsa da etrafımda olan, bir şekilde dirsek temasında bulunduğum ve önem verdiğim kişilere bu albümün cd'sini alıp versem. onların yanında, onlara bu albümü dinletebilsem. bir şekilde bunu yapabilsem. çok ciddiyim, o zaman dünya için bir kurtuluş açısı yaratabileceğimi düşünüyorum.
3 entry daha
hesabın var mı? giriş yap