48 entry daha
  • ilk sezonun havasını yakalaması olumlu bir şey. serinin ilk iki sezonunu beğenip, 3. ve 4. sezonlarını tamamen obsesif kompülsif sebeplerle izleyenler için en azından.

    --- spoiler ---

    önceki sezonlara göre daha "gore" başladı gibi; tazyikli kan efektleri, satanik orjiler etc. umarım görselliğe çok odaklanılıp, hikaye geri plana atılmamıştır. balık gözü lensle yapılan çekimler ise güzel olmuş.

    kathy bates iris rolünde zaten başlı başına bir gerilim ögesi, ayrıca sanırım oteldeki tek canlı karakter. isveçli hanım kızlarla olan ilk diyalogu bile geren cinstendi. sonra kızların odasında yataktan çıkan ucubeli kısım da ayrı bir korkunçtu, ikinci bölümde o konuyu açacaklarmış. sarah paulson’ın karakteri sally ile bağlantılıymış.

    bir de strap on'la eroinmana saldıran, silent hill'den fırlamış görünümlü yaratık da uyku kaçıran cinstendi. eminim bu bölümü izledikten sonra sırtını duvara vererek uyuyanlar olmuştur. kendisi the addiction demon’mış.

    lady gaga rolüne cuk oturmuş bence, sanki beyiyle ev hallerini izliyormuşuz gibi geldi. kadının günlük hali countess'a yaklaşık bir sonuç veriyor zaten imaj bazında. değişik bir karakter, platin sarısı çocuk ve esmer-mavi gözlü bey takıntısı var. son olarak matt bomer sanırım şu anda dünyada nabzı atan en güzel canlı olabilir, countess’ın da dediği gibi: "your boy has a jawline for days"

    --- spoiler ---
139 entry daha
hesabın var mı? giriş yap