50 entry daha
  • jessica lange olmadan ahs olabilecek mi diye sorduran bir bölümle 5. sezonuna başlayan dizi.
    yokluğunu kapatmak için çokça kan, seks, lady gaga kullanılmış ama kapanmamış, onsuz çok eksik kalmış, bu bir gerçek.

    --- spoiler ---

    başarılı bulduğum karakterler: liz taylor, john lowe, sally, iris.
    kathy bates'in 3 sezonluk ahs tarihinde oynadığı en iyi karakter her zaman coven'daki madame lalaurie olarak kalacak sanırım (barack obama'nın konuşmasını dinlerken ağladığı sahne tüm sezonlar içinde en çok güldüğüm ikinci sahneydi), iris freak show'daki karakterin tekrarı gibi olmuş biraz. yine de hikayesi güzel.
    liz taylor ve canlandıran denis o'hare şimdilik sezonun en iyisi. bu adam ve karakterleri her sezon inanılmaz. koridordan uçuşan pelerini ve ayakkabılarıyla geçişi efs, asansör'de dedektif'le yaptığı zamanda donup kalmakla ilgili konuşma şahane.
    herkes matt bomer övmüş ama wes bentley'nin karakteri aynı iris'inki gibi benim de gözümü gönlümü daha çok açtı. çocuğunu kaybetmiş polis memuru klişesini yüz defa olsa ilgiyle izlerim, 64 nolu odada 1408 vari olaylar yaşayıp yaşamayacağını merak ediyorum. yakışıklı.
    bu arada 1408 : 64 = 22. yani demek istiyorlar ki 1408 buradan 22 kat daha korkunç, bu oda nanay.
    sarah paulson bu sezon jesica lange'in yükünün yüzde yetmişini omuzlarına alıyor, kimse lady gaga zannetmesin yani, dizinin omurgası artık o. karakteri de bildiğimiz jessica lange karakterlerinden oldukça fazla iz içeriyor. bu sezon büyük patron sally.

    olmamışlıklar: "madem the supreme artık yok, o zaman kan, seks!"
    jessica lange'in yokluğunu overdose kanlı seksli ayinlerle gidermek yolundaysanız, çok sakil ve leş bir iş peşindesiniz lan. dizinin içinde uzun metrajlı klibini çeker gibi poz kesen lady gaga'dan hiç hoşlanmadım (normalde severim), keşke olmasaydı, biri izlediğim dizinin cdsinin üstüne bad romance klibi çekmiş de arada gaga'ya maruz kalıyormuşum gibi hissettim. meh.
    the countess elizabeth = erzsebet bathory?
    kan içmeler, kanlı parmak yalamalar derken, esinlenildiğine emin olduğum tarihi kişilik gibi ilerleyen bölümlerde kan banyosu yaparken de görürüz herhalde. hoşlanmadım, ne karakterden, ne katyh bates'in karşısında poz kesmesinden, ne de seks sahnesinden. otelin yeni sahibinin çocuğunu kendi küçük vampirleriyle tanıştırmaya götürürken biraz normaldi, onun dışında varlığından acı çektim. karakter için vampir değil bir kan hastalığıyla enfekte olmuş acıların kadını diyor bu arada ryan murphy. umarım 2. bölümden sonra biraz derinlikli ve daha az teatral bir hal alır yoksa izleyici çekmek yerine iter, net.

    isveçli salak kızların yaşadığı olayın gerçek bir komedi olması. yani bu, paranormal olay yaşadığın otelde kalmaya devam etmekle bile açıklanamayacak bir absürdlük, odadaki yatağın içinden vücudu irinli kabarcık kaplı bir yaratık çıkıyor, ve bu kızlar sanki dolaptan ses gelivermiş, aynada hayalet yansıması görmüş gibi bir tavırla o otelde kalmaya devam ediyorlar. yuhh. param yoksa gider parkta yatarım, zaten ben o yaratığı görsem geldiğim ülkeye koşarak ve yüzerek geri kaçarım. saçmalığa bak. yalnız iris'in bu ikisine "swedish meatballs" dediği yerde güldüm evet.
    junkienin tecavüze uğrama sahnesi ise gerçek bir gereksizlik ve "vahşet satar" çabasıydı bana göre, gaga ve matt bomer'ın kanlı grup seksi nelerine yetmediyse.

    beklentiler ve tahminler: öldükleri mekanda sıkışan hayaletler temasıyla birinci sezonun kardeşi olması en tatlı yönü olmuş. zira en sevdiğim ve beğendiğim sezon daima ilk sezon. keşke hizmetçi moira'yı, harmonlar'ı filan da görsek. ayrıca bir taissa varmiga vardı ve ahs'e gagadan magadan 10 kat daha fazla yakışıyordu, ne oldu ona?
    lily rabe bebişimiz ise fevkaladenin fevkinde canlandıracağına emin olduğum aileen wournos karakteriyle 3. bölümden itibaren yine ahs'de <3 <3
    chloë sevigny güzelleşmiş, ilk kez bu kadar güzel gördüm kendisini, fakat o ailede bir iş var. john'un baktığı "eşleri aldatırken 404'le yapıştırılıp mızrakla öldürülme" vakasında etrafa dizilen fotoğraflar mutlaka bir yere bağlanır.

    çok basit bir tahmin ama, o çifti öldüren de, john'u arayıp duran da (gerçi telefondaki ses bir cihazla değiştirilen kadın sesi de olabilir benci), küçük kızın gördüğü bağırsakları deşilmiş adamları o hale getiren de, john'un çok yaklaşıp yüzünü göremediği mr. james march. evan peters bu sezon gerçek bir kötüyü canlandıracakmış, göreceğiz.

    sezonun en iyi yanı, tam da kendine yakışan dandik ve embesil bir ergen dizisine başrol olan emma roberts'ın umarım ki sonsuza dek american horror story'den ellerini ve berbat oyunculuğunu çekmesi. nihayet.
    --- spoiler ---

    yazarken farkına vardım, jessica lange'in yokluğu ve lady gaga'nın varlığı biraz itse de yine takip ve merak edeceğim bir sezon olacak. hadi bakalım.

    yine de o boşluğu bazı ucuz taktiklerle nah doldurursunuz.
137 entry daha
hesabın var mı? giriş yap