4 entry daha
  • katılmadığım söz.

    düşen uçakta da, selde de, deprem anında da, ölüm anında da ateistse yine ateist olarak kalacaktır insanlar. genelde ateistler bu sözü "ben düşen uçakta da ateistim lan, delikanlıyım, kimseye yalvarmıyorum, var mı?!" şeklinde cevaplayıp sözde bu cümleyi kuran inananları mat ettiklerini düşünüyorlar.

    aslında işin özü şu: istersen hayatının her anını allahsız olarak yaşa allahsız
    olarak öl, sonunda yok olup herkes gibi yokluğa gideceksin. hadi güle güle...

    zaten düşen uçakta iman eden adamın imanından bir hayır gelmeyecek. yani o aslında "allah'ım yardım et, bizi bu uçaktan kurtar" dese de yine ateist olarak kalmaya devam edecek. çünkü o anda can havliyle böyle söylenmesinin allah için bir değeri yok. bu sadece canı kendince kıymetli olduğundan olmadığını düşündüğü allah'a karşı bir ikiyüzlülükten ibaret.

    konuyla ilgili birkaç ayet:

    ve israiloğullarını denizden geçirdik. firavun ve ordusu, azgınlık ve düşmanlıkla onları izlemekteydi. nihayet, boğulma ümüğüne çökünce şöyle dedi: "iman ettim. israiloğullarının inanmış olduğu dışında ilah yok. ben de o'na teslim olanlardanım."

    "şimdi mi? daha önce isyan etmiş, bozgunculardan olmuştun."

    yunus suresi, 91-92

    firavun da müşrikin önde gideni olarak boğulma anında allah'a iman ettiğini söylüyor ama bu allah için bir şey ifade etmiyor. allah, iş işten geçtikten sonraki yakarışlarla pek ilgilenmiyor.

    denizde size bir zorluk dokunduğunda, o'nun dışındaki tüm yalvardıklarınız ortadan kaybolur. fakat o, sizi kurtarıp karaya çıkarınca yüz çevirirsiniz. insan çok nankördür. isra 67

    herhangi bir zorluk anında -inansın inanmasın- insanların ister istemez allah'ı anması, allah'tan yardım dilemesi de bence allah'ın bir başka varlık delili. allah tarafından sonsuza dek kendisine muhtaç olacak şekilde yaratıldığımızın bir başka göstergesi. bunu bu hayatta görmezden gelenler olsa bile bu gerçekle ahirette yüzleşecekler.

    allah, aklı ve vicdanı çalıştırarak samimi bir teslimiyet istiyor. "yaratmış olan bilmez mi" diye soran allah, elbette kimin ne olduğunu en iyi şekilde bilendir. o nedenle, hem inananların inkarcılara "düşen uçakta ateist olmaz" demesi, hem de inkarcıların bu söze cevap yetiştirmesi gereksizdir. düşen uçakta, batan gemide, takla atan otomobilde, ateist olur elbet. öyle iki allah demekle insanlar iman etmiş olmuyorlar. önemli olan zordayken de, her şey yolundayken de inancı hayata yansıtabilmektir. yoksa zorluk dokununca allah'ı anıp, zorluk geçince eski nankörlüğe dönmekle allah'a teslim olmuş olmuyoruz.

    düşen uçakta ateist olur mu olmaz mı?
97 entry daha
hesabın var mı? giriş yap