21 entry daha
  • birkaç hafta önceydi, odamdaki küçük televizyonun anteniyle çeşitli cambazlıklar yapmaktaydım, arrested developmentı izleyebilmek için. bir anda çok tanıdık bir müzik ve çok tanıdık bir mekan peydahlandı ekranda. tam da "ulan para biriktirip comedymax mı alsam, taxi izlemek için" dediğim günün ertesiydi hem. bir saniye içinde evde kendimi "ağlatmayın beni lan akşam akşam! ağlatmayın beni!" derken buldum. diane, sam, koç, carla, cliff ve muhteşem karakter norm karşımızdaydı yine.

    o gün bugündür böyle bir tutku yok. her akşam ekran karşısındayım. ardından geçen yıllar boyunca benzerleri çokça yapılmış bir komedi tarzı üzerine kurulu, yine de gülümsetiyor. amacı eğlendirmek, yine de gözleri dolduruyor. evde dediğim gibi, ağlatıyor. her şeyin o kadar saf olduğu zamanları hatırlatıyor. hem benim için, hem de... her şey için. sanırım sadece ben değildim saf olan.

    bu yüzden her akşam "boston'a gidip bi biranızı içecem ulan" dedirtiyor çocukça. gözler de hala dolu dolu.
127 entry daha
hesabın var mı? giriş yap