4 entry daha
  • tardiyyede muhammes (beşli) cinsinden bir nazım şeklidir. tardiyyede beşinci mısralar birbirleriyle uyaklıdır*. ilk beşliğin ilk dört mısraı da dahil olmak üzere her beşliğin ilk dört mısraı esas kafiyeye bağlanmaksızın kendi ara-larında uyaklanır. yani her beşliğin baştaki dört mısraı, öteki bölümlerin dörtlükleriyle kafiye bakı-mından bağlı değildir.

    tardiyyeler "mef'ûlü mefâîlün feûlün" ölçüleriyle yazılır.

    eski lise edebiyat derslerinden* anımsanacağı gibi en ünlü tardiyye olarak bilinen şeyh galip'in tardiyyesi:

    hoş geldin eyâ berîd-i cânân
    gel ver bana bir nüvîd-i cânân
    cân ola fedâ-yı ıyd-i cânân
    bî-sûd ola mı ümîd-i cânân
    yârin bize bir selâmı yok mu

    yârabbî ne intizârdır bu
    geçmez mi nice rûzigârdır bu
    duysam ki ne şîvekârdır bu
    hep gussa vü hârhârdır bu
    vuslat gibi merâmı yok mu

    ey hızr-ı fütâdegân söyle
    bu sırrı edip iyân söyle
    ol sen bana tercemân söyle
    ketm etme yegân yegân söyle
    gam defterinin tamâmı yok mu

    kâm aldı bu çerhden gedâlar
    ferdâlara kaldı âşinâlar
    durmaz mı o ahdler vefâlar
    geçmez mi bu etdiğim duâlar
    hâl-i dilin intizâmı yok mu

    dil hayret-i gamla lâl kaldı
    gâlib gibi bî-mecâl kaldı
    gönderdiğim arz-ı hâl kaldı
    el'ân* bir ihtimâl kaldı
    insâfın o yerde nâmı yok mu

    (şeyh gâlip'in tardiyyesini bugünün türkçesi ile yeniden söyleyiş)

    hoş geldin, ey habercisi cânânın!
    gel de ver müjdesini cânânın.
    bayramına canım fedâ cânânın.
    ümidinde yok mu fayda cânânın;
    yârin bize bir selâmı yok mu?

    nasıl bir bekleyiş, ya rahman bu?
    hiç geçmez mi, nasıl bir zaman bu?
    duydum düşkünlüğünü naza bunun,
    verdiği hep sıkıntı eza bunun;
    kavuşmak gibi bir merâmı yok mu?

    ey düşkünlerin hızır'ı, söyle
    apaçık eyle bu sırrı, söyle
    hâlime sen ol tercüman, söyle
    teker teker saklamadan söyle;
    gam defterinin tamamı yok mu?

    keyf aldı tâlihden dilenenler,
    yarına kaldı iyi bilinenler.
    nerede o ahdler, o vefalar?
    geçmez mi bu ettiğim dualar?
    gönül hâlinin intizamı yık mu?

    gamla şaşkın gönül dilsiz kaldı,
    galip gibi mecalsiz kaldı.
    gönderdiğim arzıhal haldı,
    şimdi bir tek ihtimal kaldı;
    insafın o yerde namı yok mu?
hesabın var mı? giriş yap