491 entry daha
  • benim için betimlemenin üstadıdır. hikayelerini okumaktan keyif alırım. iyi ki doğmuş iyi ki yazmış.

    henüz okumadığım için romanları hakkında yorum yapamayacağım. lakin, karganı bağışla adıyla çıkan, kendisinin yazdığı ve ona gönderilen mektupların, davetiyelerin, kartların olduğu kitap çok ilginç. ne bileyim sanki gizli gizli özelini okumak gibi. bazı mektuplara tarih atmadan yollamasıyla aklımda kaldı.

    kime yazdığı belli olmayan bir mektubun (belki gönderilmemiş bile olabilirmiş) bir bölümünü alıntı yaparsam belki daha iyi anlarız kendisini.

    '' ben insanları tek cephelerden göremiyorum. bence, insanın yaptığı şu vakanın veya bu vakanın ehemmiyeti vardır. ama daha çok insanın kendisi beni ilgilendiriyor. hareketi, konuşuşu, düşünüşü, yürüyüşü hatta vaka sezgisiyle insanın kendisi, yaşayışındaki şu veya bu olayın büyük ehemmiyetini inkar etmemekle beraber bence bu olayın fazla bir kıymeti yok.

    müthiş vakalar dünya yüzünde ve insan hayatında mütemadiyen tekerrür etmez gibi geliyor bana; ama pekala herhangi bir ufacık vakanın bir insan hayatında, bir insan üzerinde tesir yapabileceği merakımı çekiyor. mesela bir erkek bir genç kızı seviyor diyelim. bu kız birdenbire nişanlanıyor. benim için mühim bir hadise... hikayeyi böylece bitiriyorum.

    bizim sonuç dediğimiz şey ölüm gibi, hapis gibi, delilik gibi bir nihayetle biten şeydir. benim hikayelerimin kahramanlarını öldükleri zaman bile yaşamaya devam eder gibi öldürmek isterim. insanları yaşarken yakalayabiliyorsam ne ala. sonuçlu şeyleri sevmiyorum da onun için böyle yazıyorum. bununla hikayelerimi methettiğimi sanmayın. ben iyi bir hikayeci değilim. hikaye tarzı benim yazı yazmam için bir vesilesidir. düşündüklerimi, duyduklarımı, sevdiklerimi, üzüntülerimi, işittiklerimi, gördüklerimi benden başkalarına temizce bir lisanla anlatmaya çalışırım. hikaye değildir yazdıklarım. hikayeye benzer bir konuşmadır. sıkmıyorsam mesele yok oturup hemen bir hikaye yazabilirim.

    benim bir hikaye yazdığımızı düşünelim. ne gibi bir sonuç beklersiniz? intihar mı? olabilir. o kızın bulunduğu yerden uzaklaşıp gitmek mi? bu da olabilir. genç kızı öldürmek mi? bu da kabil. hikayeyi böyle bir neticeye bağlarsam sizce bir sonucu olur değil mi?

    halbuki ben şöyle bir sonuç düşünüyorum:

    bir güzel günde yağmur yağmasını isteyerek kahvenin camları arkasında oturdu. çocukların yağmur şarkısını söyledi.

    yağmur yağıyor
    seller akıyor
    arap kızı pencereden bakıyor ''

    yapı kredi yayınları *
761 entry daha
hesabın var mı? giriş yap