4 entry daha
  • olgunlaşmakta olan kadındır.

    "bir kadını ağlatmak çok zor değildir aslında. kadınlar her şeye
    ağlayabilir; bir filme, bir şarkıya, bir yazıya... en az erkekler kadar
    yani! ama bir kadını yürekten ağlatmak zordur. eğer bir kadın yürekten
    ağlıyorsa, ağlatan onun yüreğine ulaşmış demektir. ama o yüreğin
    değerini bilememiş olacak ki ağlatan, gözünü bile kırpmadan teker teker
    batırır iğnelerini yüreğe! işte o zaman koca bir yumruk gelir oturur
    boğazına kadının. yutkunamaz, nefes alamaz; çünkü o koca yumruk canını
    çok acıtır. gözleri buğulanır kadının sonra. ağlamayacağım, der
    içinden. ama engel olamaz işte. çünkü yüreğine ulaşmıştır birileri ve
    iğneler saplamaktadır.. bu acıya ne kadar karşı koyabilir ki bir kadın. ince
    ince süzülür yaşlar gözünden; önce birkaç damla, sonra bir yağmur
    seli... ve kadın ağlar; hem de çok! sanmayın ki gidene ağlar kadın!
    gidenin giderken koparttığı yerdir onu ağlatan, orada bıraktığı yaradır. o
    yaranın hiç kapanmayacağını, kapansa bile izinin kalacağını bilir
    kadın; o yüzden ağlar. ama bilir misiniz, ağlamak kadınları olgunlaştırır.
    her damla, daha çok kadın yapar kadınları. her damla bir derstir
    çünkü. bazen kadınlar ağladığında çoğu insan, ağlama niye ağlıyorsun ki,
    değmez onun için derler. bilmediklerindendir böyle demeleri. çünkü
    yürekleri acıyan kadınlar ağlamazlarsa, ölürler. içlerindeki zehirdir onları
    öldüren! ağlayarak o zehirden kurtulur kadınlar, o irini temizlerler
    yaralarındaki! çünkü bilirler, o irin temizlenmezse iltihaba dönüşür
    yaraları. dönüşmemesi lazımdır oysa. o yüzden de bolca ağlarlar. zaman
    geçer sonra. kadınlar kendilerine sarılmayı öğrenirler. umarım
    öğrenirler, yoksa ruhlar sapkın yollara çarpar kendini. sapan ruhların doğru
    yolu bulması da yeni acılar demektir. bunu bilir kadınlar, o yüzden
    eninde sonunda öğrenirler kendilerine sarılmayı... çok ağlayan kadınlar,
    bir çok şeyden vazgeçen kadınlardır aslında. her damla olgunlaştırır
    kadınları evet ama olgunlaştıkça o safça inandıkları aşk gerçeği
    onların gözünde küçülür. küçüldükçe değerini yitirir ve işte o zaman
    kendilerine sarılıp, yeni bir kadın yaratırlar kendilerinden. güçlü,
    yenilmez, mağrur ve aşka inanmayan... insanlar soruyorlar çoğu zaman neden bu
    kadar çok bekar kadın var diye; hepsi kariyer derdinde olan. çünkü
    inançlarını yitirdi o kadınlar.zamanında yüreklerine o kadar çok iğne
    saplandı ki, o kadar çok ağladılar ki! artık kendilerinden başka bir
    doğru olmadığına inanıyorlar, o yüzden kendilerine sarılıyorlar. çünkü
    biliyorlar ki sarıldıkları adamlar onları hak etmedi; hem de hiçbir
    zaman! hep bir çıkarları oldu sarıldıkları adamların. e o zaman niye
    sarılsınlar ki! niye sarılalım ki! etrafınızda yürekten ağlayan bir kadın
    varsa bilin ki olgunlaşıyordur. bilin ki, gerçekleri kabul etmeye
    başlamıştır. bilin ki, artık aşkın olmadığına inanmıştır. bilin ki,
    sarılacak tek bir doğrusu kalmıştır. o da kim, ne diye sormayın artık. çok
    ağlayan kadınlar, eninde sonunda kendilerine sarılırlar çünkü!
    yılmaz erdoğan"
72 entry daha
hesabın var mı? giriş yap