3 entry daha
  • hepimizin aslında birbirimize değilde kafamızdaki hayali aynlara baktıgımızı anlatan basarılı bir senaryo, ole bole bir film. filmin adı gibi (tam turkcesi bana bak oluyor) filmdeki tum karakterler film boyunca sadece bana bak diyorlar lakin her karakterin aynı derecede bir derinligi yok buda filmin en buyuk kaybı. filmin az cok bas karakteri olan, surekli dunyaya ile bir savasta olan lolita karakteri ne kadar ilgincse babasının etrafında pervane olan yeni yazar pierre miller'in karakteride o kadar az detaylı ve yuzeyseldi. lakin illada gundelik hayatın içinde bir fransız filmi yapacaz diye kasmayıp sadece lolita'yı merkez olarak alan bir film yapmıs olsaydı yönetmen eminim ki mükkemmel bir sonuc elde edilirdi.

    filmi izledikten sonra üzerinde fazla düşünecek birsey yok lakin, bir kere bakın yeterli.

    lakin filmin taglineı filmden guzel: this is the story of human beings who know exactly what they'd do if they were somebody else, but can't handle being themselves very well...(bu baska birinin hayatını yasıyorolsalar ne yapacagını cok iyi bilen, ama kendileri ne yapacagını bilemeyen insanların oyküsü...)
3 entry daha
hesabın var mı? giriş yap