7 entry daha
  • kimi zaman en sıkı seksistler seksizme mücadele edenler arasından çıkar . toplumsal cinsiyet rollerini sorgulayacağım, yok eşitlik ve farkındalık için çabalayacağım derken kendileri de aynı tuzağa düşerler ve yaptıkları pozitif ayrımcılığın ayarını iyice kaçırıp seksist insanlar haline dönüşürler. bu tuzağa düşen genelde kadınlardır.

    belki valerie solanas, radikal feminizm bazı temsilcileri buna iyi örnek olabilirler. kimi zaman erkek düşmanı olmakla suçlanan bu kişiler kimi zaman kadın düşmanlığına kadar ilerleyebilmektedirler.

    seksizm, toplumsal cinsiyet rolleri ve toplum içinde fırsat, ücret, özgürlükler, yazılı ve yazısız kurallar nezdinde eşitlik istemi ile ilgili iken, dejenere olup amacından sapmış olup seksizm kurbanı bünyeler kadınlık ve erkekliğin sadece hak ve özgürlükler bağlamında değil görünüş boyutunu da sorgulayıp belli şekil şartlarını zorunlu tutabilecek kadar hadlerini aşarlar.

    kendi tasarruflarında olan bedenlerinin ötesine geçip başka kadınlar için kadınlık halleri resmetmeye çalışırlar. görüntüsel anlamda androjenliğe doğru kayarken bakış açısı, bunun cinsellikteki yansıması politik lezbiyen kavramına kadar dayanır.

    bu insanlar ne yazık ki, kişilerin kendi tasarrufunda yer alan güzellik, bakımlılık, kıl tüy alıp, kuaföre gitme gibi hallerini feminizmle ilgisi olmayan toplumsal cinsiyet rollerine boyun eğme olarak adlandırırlar. onlara göre yemek yapan, ev işlerinde keyf alan, kadınlıkla özdeşleştirilen kıyafetkleri giyen kadınlar boyun eğen kadınlardır.

    kadın kadının kurdudur sözünün en güzel hallerinden biridir bu durum.
31 entry daha
hesabın var mı? giriş yap