9 entry daha
  • adım adım başyücelik devletine doğru gidiyoruz bu net. her ne kadar isim babası necip fazıl olsa da fikren geçmişinin çok uzun olduğunu düşünüyorum.

    osmanlı, sadece askeri ve bürokrat eğitimini devlet eliyle yürütür, genel olarak halkın eğitim ve öğretimini hayır işi olarak görüp vakıflar eliyle yürütülmesine imkan sağlıyordu.

    eğitimde zaten yüzyıllardır ikilik vardı. ta ki mustafa kemal atatürk önce tevhid-i tedrisat (eğitimde birlik) ile öğretimdeki ikiliği kaldırdığı gibi maarif teşkilatı kanunu ile devletin izni olmadan okul açmayı ve çağdışı dersleri okul müfredatından da kaldırıncaya kadar. daha sonra köy enstitüleri ile köylüyü bilinçlendirme ve toprak reformu ile ağalık, şeyhlik gibi itaat ve biat kültürünü yıkmayı istemiştir.

    sonraları toprak ağalarının köy enstitülerindeki öğretmenlerden gözü korkan toprak ağaları ile birlik olan demokrat parti eliyle eğitimde ikilik tekrar baş göstermiş, 12 eylül darbe dönemi ile imam hatip liseleri arttırılmış, ak parti eliyle de şu dönemde zirve yapmıştır.

    başyücelik makamı, başyücelik devleti işte bu yıkılan ulema sınıfı egemenliğini tekrar diriltme amacıyla başkanlık sistemi eliyle resmen kurulmuştur.

    artık devir imam-öğretmenlerin, imam-hakimlerin, imam-polis, imam mühendis ve imam-bürokratların. “ideolocya örgüsü” ete, kemiğe bürünme işini tamamlamak üzere, “dindar ve kindar nesiller” devlet eliyle bu sistemin temellerini örmeye ve sağlamlaştırmaya dört koldan devam ediyor.

    artık devleti yüceler (külliye) yönetiyor, başyücenin ağzından çıkanlar kanun oluyor. milletin vekilleri bile kanunlardan bihaber, resmî gazeteyi görünce öğreniyor.
6 entry daha
hesabın var mı? giriş yap