79 entry daha
  • günüme koca bir dev gibi girip, kitaplar arasından başını kaldırmayarak verdiği cevaplar ve görünen vakurluğunun ardına gizlediği sevimli gülümsemeleri ile dünya gözüyle ayak üstü tanıdığım ilim adamı. "bir fotoğraf çektirelim mi hocam?" dediğim vakit, kocaman kollarıyla başımı göğsüne bastırdı. çıkarıp kitabımı hediye ettim ödüllüdür diyerek; "seni saraya* beklerim" dedi, "telefon açıp gel", avignon ödüllülerinin saraya kabul edilişleriyle ilgili yine tarihi bir espiri yaparak... velhasıl; dağ gibi bir adam, buram buram tarih, buram buram ilim kokuyor. simurg kitabevinden yanına aldığı onlarca kitapla ayrılıp ardında bastonunu unutacak kadar hurufatın içine düşmüş durumda. allah bize de bulaştırsın, ne diyeyim...
5546 entry daha
hesabın var mı? giriş yap