emine erdoğan'a açık mektup

• v for vendettadan alıntı:
  "a building is nothing more than a symbol, as is the act of destroying it. symbols are given power by people. a symbol, in and of itself is powerless, but with enough people behind it, blowing up a building can change the world. "
  
  filmi izlemeyenler ve anlamayanlar için açıklama:
  gelecek ingilteresindeki yönetim fazla baskıcı, dini kendilerine temel alan, korku faktörünü kullanıp insanları yönetmeye başlamış olan bir siyasi partinin elindedir. v de ingilteredeki parlemento binasını havaya uçurmayı planlamaktadır. eve, vye sorar, bir parlemento binasını uçurmak herhangi bir değişiklik yaratacak mıdır? v de cevap olarak der ki,
  parlemento binası bir sembolden başka bir şey değildir, onu yıkmanın da bir sembolden fazlası olmadığı gibi. sembolleri güçlendirenler insanlardır. bir sembol tek başına güçsüzdür ama arkasında onu destekleyecek yeteri kadar insan olduğunda, bir binayı havaya uçurmak dünyayı değiştirebilir.
  
  şimdi bunu durumumuza uyarlarsak:
  emine erdoğanın türban takmasını bir sembol olarak görelim. bu sembolin gücünü aldığı insanlar, emine hanımın siyasal amaçlı yurt dışı gezilerinde taktığı türbanın, geri kalmış islam ülkelerinden bile geri kalmış bir ülkeyi sembolize ettiğini düşünüyorlar.
  peki bu türbanı çıkarmak bir şey değiştirir mi? bu fikrin arkasında yeteri kadar destekleyecek insan olursa, bir türbanı çıkarmak belki de bütün türkiyenin imajını değiştirebilir.
  
  mektubu yazan doktorun arkasında olduğumu utanmadan, sıkılmadan, çekinmeden ve gururla belirtiyor ve onu canı gönülden destekliyorum. arkasında tek başıma da duracak olsam, artık bir şeylerin değişme zamanı olduğunu düşünerek yine de dururum.
  bir mektupla bu değişir mi? belki değişmez. ama mektup burda bir sembol. onun gibi, benim gibi düşünen insanların adına bir sembol. ve arkasında yeteri kadar insan olursa bu sembol belki de çok şeyi değiştirir.
  
  son olarak v for vendettadan bir alıntı daha:
  "people should not be afraid of their governments. governments should be afraid of their people."