9 entry daha
  • teyzem anlatıyordu gece gece:
    eski zamanlardan birinde genç kızı yaşlı bir beye verirler. teyzemin deyimiyle "o vakitler nerde herifi görmek, mümkün değil , gerdekte karşılaşıyosun" durumu yaşanmakta. kız yatar yatağa, bekle ki bey gelsin. beyse diğer yanda uzundur unuttuğu heyecana hazırlanmakta. kız dayanamaz en son ve
    uyku geldi bedene
    dede kalk git evine
    sen dur da oğlun gelsin
    beden gelir geceye, der!
    adamın cevabını kelimesi kelimesine hatırlamıyorum ama "seni ben aldım, ben bakarım icabına" mealinde bir şeydi...

    böyledir bazen de yaşlı erkekle genç kadının ilişkisi. bir tür sakatlık göstergesidir. antropoz sarayını şereflendirmiş beyefendi, sarayın ağır ve rutine binmiş havasından bunalır, bahçede oynaşan, kırıtan, birbirine kurlar yapan, kovalamaca oynamaktan keyif alan gençlere özenir, terkeyler ölümü çağrıştıran efendiliği. kendiyle/süreciyle/geçmişi ve geleceğiyle kavgasındandır bu, yaşamı (ve haliyle yaşamın insana sunduklarını) kabul edemeyişinden. bir tarafta da (velevki gönüllü) ilişki denen şeyden ne anladığı henüz oturmamış, sadece yokluklarını dolduran bir süreç temelinde ilişkiyi algılayan genç kız. boşluk (saydığı) şeyleri dolduracak herhangi bir adamı bir ömür hayatın merkezi sayacağını zanneden küçük kız. bilmiyor ki taşıma kumla dolan boşluk daima boşluk kalacak kapanmış görünse de. adam yetişemediği hayatı genç bir bedende hapsetme ve o bedene sahip olarak zamana hükmetme telaşında, genç kız daha görmediği hayatta çukur sandığı delik(cik)leri kapamaya çalışırken daha büyük (olası) deliklere enerji bırakmamakta. yaradır bu, hayata dair iç burkan detaydır. seyirci duranın detayı, yaşayanın en hazin ve en gerçek acısı.
68 entry daha
hesabın var mı? giriş yap